Haberler


İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş. 09.06.2023 Tarihli Genel Kurul Çağrı İlanı Çağrısı 2022 YILI ÖZET BİLANÇO VE GELİR TABLOSU İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş. 2023 Yılı Olağanüstü Genel Kurul İlanı
İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş. 03.03.2023 Tarihli Genel Kurul Çağrısı 2021 YILI ÖZET BİLANÇO VE GELİR TABLOSU İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş. 07.10.2022 Tarihli Genel Kurul Çağrı İlanı Çağrısı

İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş. 2023 Yılı Olağanüstü Genel Kurul İlanı Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş. 21.06.2021 Tarihli Genel Kurul Çağrısı Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş. 21.06.2021 Genel Kurul Çağrı TTSG Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş. Genel Kurul Toplantısı Çağrısı İptali Duyurusu Devamı..

2020 Yılı Özet Bilanço ve Gelir Tablosu Devamı..

İAR 07.05.2021 Tarihinde Yapılacak Olan Genel Kurul İlanı Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş. T.T.K. Mad. 461 Rüçhan Hakkı Kullanımı İlanı Devamı..

Mücevher Sektörü 2018 İhracat Şampiyonu İstanbul Altın Rafinerisi
 Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) düzenlediği “Türkiye’nin İlk 1000 İhracatçısı” araştırma sonucuna göre, Tüm Türkiye Genelinde ve Tüm Sektörler bazında 2018 yılı ihracat sıralamasında İstanbul Altın Rafinerisi, 17. sırada yer alırken; Mücevher sektöründe ihracat şampiyonu oldu…

 

İstanbul Altın Rafinerisi CEO’su Ayşen Esen’e ödülü, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı İsmail Gülle takdim etti. 

Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi Genel Kurul İlanı Devamı..

Istanbul Jewelry Show’da KAD-SİS Projesi Tanıtıldı…

Değerli metal rafinasyon sanayinin global oyuncusu İstanbul Altın Rafinerisi (İAR), 21-24 Mart 2019 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde (CNR) düzenlenen Istanbul Jewelry Show’da İAR Gram Altın olarak yer aldı.

İAR Gram Altın, uzun bir süredir üzerinde çalıştığı yeni projesi olan KAD- SİS (Kuyumcu Altın Değerleme Sistemi)’ni, Istanbul Jewelry Show’da görücüye sundu. Yoğun bir ilgi gören KAD-SİS projesi, sektöre çalışanlarından olumlu geri dönüşler alındı.

Istanbul Jewelry Show’da İAR Gram Altın standında ayrıca, “Fanustan Külçe Altın Çıkarma” yarışması yapıldı. Yarışmaya katılan yarışmacılar, 3 dakika içerisinde 12.5 kg’lık külçe altını, fanustan çıkarma çalıştılar. Külçe altını fanustan çıkarabilen katılımcılara, yarışmanın ödülü, 10 gram altın hediye edilmesiydi.

 

 

 

  • _____________________________________________________________________________________________________________________________
Devamı..

CAPİTAL 500’DE GRAM ALTIN, TÜRKİYE’NİN CİROSUNU EN FAZLA ARTIRAN 3. ŞİRKETİ OLDU

Capital 500’de Gram Altın, Türkiye’nin cirosunu en fazla artıran 3. şirketi oldu.

 

Capital Dergisi tarafından bu yıl 21.kez düzenlenen ‘Capital 500 -Türkiye'nin En Büyük 500 Özel Şirketi Araştırması’nın sonuçlarına göre; Gram Altın, Türkiye’nin cirosunu en fazla artıran 3. şirketi oldu. Gösterdiği performans ile 301 basamak birden yükselen Gram Altın sıralamada 149’uncu sırada yer aldı.

Capital Dergisi tarafından bu yıl 21’inci kez düzenlenen ‘Capital 500- Türkiye’nin En Büyük 500 Özel Şirketi Araştırması’ sonuçlarına göre; listede 301 basamak birden yükselen Gram Altın, bu dikkat çekici performansı ile ‘Türkiye’de cirosunu en fazla artıran 3. şirket’ oldu. 

İstanbul Conrad Otel’de düzenlenen geceye katılan Gram Altın CEO’su Ayşen Esen, ödül töreninde konuklara hitaben yaptığı konuşmada şunları söyledi; "Öncelikle Capital Dergisi’ne bu gece için teşekkür etmekle başlamak isterim. Burada şu noktanın da altını çizmem gerekiyor; Bu güzel ödüle Türkiye’nin en büyük özel şirketleri sıralamasında yer alan ikinci şirketimiz olan Gram Altın ile layık görüldük. Bu ödülü Gram Altın adına alıyoruz.

‘Gram Altın markamız ile yeni bir kategorinin yaratıcısı olduk.’
Estetik görünümünden dolayı ziynet eşyası, külçe ve değişim aracı olma özelliği nedeniyle para şekline giren altının yıldızı parlamaya devam ediyor. Bunda Gram Altın markasının büyük katkısı var. Gram Altın markamız ile yeni bir kategorinin yaratıcısı olduk. Gram Altın artık her kuyumcu mağazasının en önemli ürün kategorilerinden biri olarak kabul ediliyor. Bankalar ve finans kurumları tarafından da kabul edilen Gram Altın Türkiye’nin en önemli finansal enstrümanlarından biri haline geldi. Yalnızca hane halkları için değil, kurumsal yatırımcılar ve bankalar için de çok önemli bir yatırım/rezerv aracı haline gelen Gram Altın’ın bu yükselişi, markamıza gösterilen güvenin en önemli göstergesi.

Sıralamada rekor yükseliş…
Gram Altın geçen sene 450. sırada iken bu sene 149. sıraya yükseldi ve cirosunu en fazla artıran 3. şirket oldu. Gram Altın aynı zamanda Türkiye’nin en büyük 16. Sanayi kuruluşu olan İstanbul Altın Rafinerisi’nin de en büyük ortağı konumunda.

‘Gram Altın sayesinde ekonomi yönetimi yeni bir finansal enstrümana sahip oldu’
Gram Altın sayesinde altının kullanım alanı da genişledi.  . Gram Altın uluslararası piyasalarda ve bankalar arası işlemlerde de kabul ediliyor. Altının finansal bir enstrüman olarak kullanım alanının genişlemesi hükümetimizin ekonomi yönetimi politikalarına da yansıdı. Altın tahvili ve altına dayalı kira sertifikası gibi enstrümanlar da hayatımıza girdi.

‘’Yastık altı birikimler Gram Altın ile ekonomiye kazandırılıyor’’
Türkiye’de çok büyük miktarlarda altın yastık altında. 5000 ton civarında olduğunu tahmin ettiğimiz bu yatırımların ekonomiye kazandırılması noktasında, Gram Altın da önemli rol oynuyor. Bankalarda gram altın cinsinden vadeli hesaplar açılıyor. Artık yatırımcılar altın cinsinden mevduat geliri elde edebildikleri gibi aynı zamanda ‘Tasarruf Mevduatı Güvencesi’nden de faydalanabiliyorlar. Bu gibi avantajlar sayesinde yastık altındaki altınlar ekonomiye kazandırılmaya devam ediyor.’’

 

 

 

  • _____________________________________________________________________________________________________________________________
Devamı..

Zihinsel Engelli Öğrenciler, Istanbul Altın Rafinerisi'nin 7. Geleneksel Piknik Şenliği'nde Eğlendi...

İstanbul Altın Rafinerisi, 10-16 Mayıs 2018 Engelliler Haftası dolayısı ile, 14 Mayıs Pazartesi günü Veliefendi Hipodromu'nda down sendromlu, otistik ve zihinsel engelli yaklaşık bin 500 öğrenci, "Engelliler İçin Ele' piknik şöleninde bir araya geldi.

 

Piknik şöleninde öğrenciler, müzikler eşliğinde palyaçolarla dans edip, eğlendiler. Ödüllü yarışmaların düzenlendiği etkinlikte, Istanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç'ın eşi Başak Halaç, yarışmalarda dereceye giren çocuklara, çeşitli ödüller takdim etti.

 

İstanbul Altın Rafinerisi CEO’su Ayşen Esen, “Sosyal sorumluluk projeleri adı altında özellikle okul yaptırırken özel durumdaki çocukların okullarına ağırlık veriyoruz. Şimdiye kadar da çeşitli okullara katkılarımız hatta sıfırdan yaptığımız oldu.” diye konuştu. Engelliler için yapılan okulların önemsedikleri konular arasında yer aldığını aktaran Esen, sözlerini şöyle sürdürdü: “Milli Eğitim Bakanlığı ve hayırseverler bir şekilde zaten engelli okulları yapıyor ve bu okulların son derece faydalı olduğunu düşünüyorum çünkü bu alan, çok daha fazla ilgilenilmesi gereken bir konudur. Engellilerin topluma kazandırılmasının çok önemli bir konu olduğunu düşünüyorum. Engelli dediğimiz insanların eli, kolu veya kulağı engelli olabilir ama diğer uzuvlarıyla iş yapabilir ve toplumun içinde yer alabilirler. Böylece engelliler, topluma faydalı olabilir, yaşamın içine karışabilir ve eve kapanmaktan kurtulurlar. Engelli öğrencilerimizin mutluluğu, bizleri de mutlu ediyor.” Ayşen Esen, bu yıl 7'ncisi düzenlenen pikniğin, Engelliler Haftası kapsamında gerçekleştirildiğini belirterek, “Bugün de engelli ve aileleriyle tekrar buluştuk. Piknikler, bir araya geldiğimiz, kaynaştığımız, çeşitli eğlence ve yarışmaların yer aldığı bir etkinliktir. Burada hep birlikte sosyalleşiyor ve doğanın içinde ve güzel bir ortamda hep birlikte zaman geçiyoruz. Bu anlamda yaptığımız çalışmalarla küçük bir adımda biz atabiliyorsak ne mutlu bize diyoruz.” ifadelerini kullandı.

 

Piknik şöleni organizasyonunu planlayan KİAŞ Engelliler Koordinatörü Aydın Avşar, "'Bu yıl yedincisini gerçekleştirdiğimiz piknik şöleninde, engelli çocuklarla beraber olup, onların heyecanını paylaşmak ve bir günü onlarla geçirmek, bizi çok mutlu ediyor. Bugün burada buluşup, engelli öğrencilerimiz ve aileleriyle zaman geçirmelerine vesile olduğumuz için sevinçliyiz. Çocuklar, aileleriyle piknik yapmanın keyfini yaşadılar, engelli öğrencilerimizin mutluluğu bizleri de mutlu ediyor.”

 

Çeşitli ikramların yer aldığı piknik şöleni sema grubunun gerçekleştirdiği gösteri ile sona erdi.

 

 

  • _____________________________________________________________________________________________________________________________
Devamı..

Shanghai Altın Borsası Başkanı JİAO Jinpu İstanbul Altın Rafinerisi’ni Ziyaret Etti…

Shanghai Altın Borsası Başkanı JİAO Jinpu başkanlığındaki heyet 6 Nisan 2018 tarihinde Türkiye'ye gelerek İstanbul Altın Rafinerisi’ni ziyaret etti.

JİAO Jinpu başkanlığındaki heyet, İAR’ı ziyareti sırasında altın piyasalarında işbirliği ve piyasayı güçlendirmeye yönelik konulara değinerek, her iki taraf için de kazan-kazan sürecini konuları üzerine görüşmeler yaptı.

JİAO Jinpu başkanlığındaki heyet, Türkiye ziyaretinden sonra, 8-9 Nisan 2018 tarihleri arasında Dubai Değerli Metaller Konferansı 2018'e katıldı. Dubai Değerli Metaller Konferansı sırasında, Jiao "Küresel Borsaların Rolü ve Geleceği" panelinde katılarak, açılış ve yenilik yoluyla “Win-Win İşbirliği " konulu bir konuşma yaptı.



  • _____________________________________________________________________________________________________________________________
Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi Olarak Istanbul Jewelry Show’da Yerimizi Aldık…

Değerli metal rafinasyon sanayinin global oyuncusu İstanbul Altın Rafinerisi (İAR), 22-25 Mart 2018 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde (CNR) düzenlenen Istanbul Jewelry Show’da yer aldı.


Yurtiçinden ve yurtdışından yoğun bir katılımın olduğu fuarda İAR, ürettiği ürünler ve tasarımlarını ziyaretçilerin beğenisine sundu.



  • _____________________________________________________________________________________________________________________________
Devamı..

İAR Çalışanları İçin “Mazeret Yok” isimli Seminer Düzenlendi…
 

02 Mart 2018 Cuma günü İAR çalışanları için, Eğitimci ve Yazar Dr. Şaban Kızıldağ tarafından “Mazeret Yok” isimli seminer Kuyumcukent Avm’de düzenlendi.


Dr. Şaban Kızıldağ, iş ve özel yaşamda karşılaşılan engellerin nasıl fırsata dönüştüreceği konusunu eğlenceli bir dille seyircilerle paylaştı. Kızıldağ, seminerde hayata karşı yeni bakış açıları kazandırmaya yönelik , gerçek hayattan alınan, farklı öyküleri esprili bir dil ile aktardı.



  • _____________________________________________________________________________________________________________________________
Devamı..

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci İAR’ı Ziyaret Etti…
 

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, İstanbul Altın Rafinerisi’ni (İAR) ziyaret etti ve İAR Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç ve İAR Ceo’su Ayşen Esen ile birlikte yeni üretim bandında incelemelerde bulundu.



  • _____________________________________________________________________________________________________________________________
Devamı..

Halaç Ailesi’nin Eğitime Desteği Refahiye’de Devam Ediyor…
Son projenin temelini T.C. Başbakanı Binali Yıldırım Attı…

İstanbul Altın Rafinerisi’nin sosyal sorumluluk çalışmaları kapsamındaki 7. projesi olan Refahiye Meslek Yüksek Okulu’nun temelleri T.C. Başbakanı Binali Yıldırım’ın katılımı ile Erzincan’da atıldı.

Türkiye ekonomisinin önemli şirketlerinden biri konumunda bulunan İstanbul Altın Rafinerisi’nin sosyal sorumluluk projeleri devam ediyor. Bu çalışmalar kapsamındaki son proje olan Erzincan Refahiye Meslek Yüksek Okulu Projesi’nin temel atma töreni T.C. Başbakanı Binali Yıldırım’ın katılımı ile gerçekleştirildi. Törene İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç, Fazlı Halaç ve Başak Halaç’ın yanı sıra Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan ve eski Refahiye Kaymakamı Cumhurbaşkanlığı Strateji Daire Başkanı Yusuf Karaloğlu’nun da aralarında bulunduğu çok sayıda kişi katıldı.

Refahiye Meslek Yüksek Okulu’nun temel atma töreninde vatandaşlara hitaben yaptığı konuşmada millete hizmeti ibadet bildiklerinin altını çizen T.C. Başbakanı Binali Yıldırım, bu anlayış ile yardım çalışmaları yapan İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç şahsında Halaç Ailesi’ne teşekkür ederek şunları söyledi: ‘’İnsan odur ki bırakır bu dünyada bir eser, eseri olmayanın yerinde yeller eser. Bugün hayırseverimiz Sayın Özcan Halaç Beyefendi ilçemize, hükümetimize bir meslek yüksekokulu yaptırıyor, onun da temelini atıyoruz. Allah'a şükür bir eser değil binlerce eserimiz memleketin her köşesinde yükseliyor. Hayırseverimiz Özcan Halaç Bey her yıl ülkemizin çeşitli yerlerinde eğitim kurumları yaptırıyor. Bu sene de ilçemizde bunu yaptırmaya karar vermiş. Sağ olsun, var olsun. Hayırlı, uğurlu olsun. Hayırseverimize hemşerilerimiz adına teşekkür ediyoruz.’’
Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı da temel atma töreni öncesinde Refahiyeliler’e hitaben yaptığı konuşmada Halaç Ailesi’nin eğitime destek çalışmalarından dolayı gurur duyduğunu belirterek şunları söyledi; ‘’Refahiye Meslek Yüksekokulu Halaç Ailesi’nin yedinci hayır hasenat projesi. Aile her yıl, ülkemizin bir köşesinde yeni okul projelerini hayata geçiriyor. Fazlı Halaç Ağabeyimiz orada. Yaptıkları bu hayırlardan ve eğitime destek çalışmalarından dolayı sizlerin huzurunda çok değerli ailesine teşekkür ediyorum.’’
İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç gerçekleştirdiği konuşmasında bu projenin hayata geçirilmesinde emeği geçen herkese teşekkür ederek şu ifadelerde bulundu; ‘’Ben aslen Afyon Emirdağlı’yım. Ama biz İstanbul Altın Rafinerisi ve Halaç Ailesi olarak ülkemizin çeşitli yerlerinde eğitime destek olmaya gayret ediyoruz. İnşallah sizlerin huzurunda temelini atacağımız bu okul Türkiye çapındaki hayır hasenat işlerindeki 7. okulumuz olacak. Ben Refahiye Meslek Yüksekokulu konusunda desteklerini esirgemeyen sayın Başbakanımıza tekrar teşekkür ediyorum. Ayrıca bu konuda sevgili arkadaşım, Refahiye Eski Kaymakamı Sayın Yusuf Karaloğlu’na da bilhassa çok teşekkür ediyorum. İnşallah inşaatı en kısa zamanda bitirip siz Refahiyeliler’in hizmetine sunacağız. Hayırlı uğurlu bir yer olsun. Bu konuda emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Sağ olun, var olun

  • _____________________________________________________________________________________________________________________________
’’
Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi Istanbul Jewelry Show Ekim’e Katıldı…

Değerli metal rafinasyon sanayinin global oyuncusu İstanbul Altın Rafinerisi (İAR), 12-15 Ekim 2017 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde (CNR) düzenlenen Istanbul Jewelry Show’da yer aldı. Yoğun bir katılımın olduğu fuarda İAR, ürettiği ürünler ve tasarımlarını ziyaretçilerin beğenisine sundu.









                • _____________________________________________________________________________________________________________________________

Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi ve Güç Birliğine İlk Adım Derneği, Gazi ve Şehit Aileleri İçin Geleneksel İftar Yemeği Düzenledi…
 

İstanbul Altın Rafinerisi (İAR) ve Güç Birliğine İlk Adım Derneği (GBİAD) tarafından şehit aileleri ve gaziler için düzenlenen Geleneksel İftar Yemeği, 09 Haziran Cuma günü Topkapı Eresin Hotels’de gerçekleşti.



İstanbul Altın Rafinerisi ve Güç Birliğine İlk Adım Derneği’nin her yıl geleneksel olarak düzenlediği iftar yemeğine, İAR Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç ve Güç Birliğine İlk Adım Derneği Başkanı Zeynep Nazan Soyer ev sahipliği yaptı. İstanbul Vali Yardımcısı Mehmet Ali Özyiğit, Bahçelievler Kaymakamı Osman Ateş, Bahçelievler Garnizon Komutanı Albay İsmail Hançerlioğulları, şehit aileleri, gaziler, İAR çalışanları ve GBİAD üyelerinin katıldığı iftar yemeğine katılım oldukça fazlaydı.

Ertuğrul Sevindik tarafından okunan Ezan ve dualarla açılan orucun ardından, GBİAD’ın 10 yıl boyunca gerçekleştirdiği etkinliklerden seçilen fotoğraflardan oluşan barkovizyon gösterisi, “Gaziler Marşı” eşliğinde yapıldı. İAR Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç, Güç Birliğine İlk Adım Derneği Başkanı Zeynep Nazan Soyer, Başak Halaç, Kuyumcukent İşletme A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat Sudaş, İstanbul Vali Yardımcısı Mehmet Ali Özyiğit, Bahçelievler Kaymakamı Osman Ateş ve Bahçelievler Garnizon Komutanı Albay İsmail Hançerlioğulları’nın yaptıkları konuşmanın ardından, GBİAD Başkanı Zeynep Nazan Soyer ve Türkiye Harp Malûlü Gaziler, Şehit Dul ve Yetimleri Derneği İstanbul Şube Başkanı Gazi Önder Çelik, şehit aileleri ve gazilere desteklerinden dolayı, İAR Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç ve Başak Halaç’a plaketlerini takdim etti.

Plaket töreninin ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı Ankara Devlet Klasik Müziği Korosu Ses Sanatçıları, birbirinden güzel şarkılar seslendirdiler. İftar yemeğinin sonunda, GBİAD’ın 10. yılı nedeniyle pasta kesildi ve tüm misafirlerle toplu fotoğraf çekimi yapıldı.






_____________________________________________________________________________________________________________________________
Devamı..

Zihinsel Engelli Öğrenciler, İstanbul Altın Rafinerisi’nin 5. Geleneksel Piknik Şenliği’nde Eğlendi…

İstanbul Altın Rafinerisi (İAR), 22 Mayıs salı günü, Zeytinburnu Özel Eğitim ve Uygulama Merkezi ve Bağcılar Abdullah Bin Mektum Özel Eğitim Uygulama Merkezi öğrencileri ile Veli Efendi Hipodromu’nda 5. geleneksel piknik şenliğini gerçekleştirdi.


Piknik şöleninde, otistik ve zihinsel engelli öğrenci ve velileri, çocuk müzikleri ve palyaçolar eşliğinde eğlenceli oyun ve yarışmalara katılarak güzel havanın tadını çıkardı. İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç yarışmalarda dereceye giren öğrencilere hediyeler vererek ödüllendirdi. Organizasyona katılan Başak Halaç ise, bu özel günde öğrencilerle tek tek ilgilenip, oyunlar oynadı.

 


İstanbul Altın Rafinerisi CEO’su Ayşen Esen, KİAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat Sudaş, KİAŞ Yönetim Kurulu Başkan Vekili Abdullah Deniz, KİAŞ Engelliler Koordinatörü Aydın Avşar’ın katılımıyla gerçekleşen organizasyon, semah gösterisiyle sona erdi.

 








_____________________________________________________________________________________________________________________________
Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi Altın Varak Kaplama Truva Atı ile, İstanbul Jewelry Show'da Yerini Aldı...
 

Değerli metal rafinasyon sanayinin global oyuncusu İstanbul Altın Rafinerisi (İAR), 16-19 Mart 2017 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenen Istanbul Jewelry Show’da, tarihin aynı zamanda Çanakkale zaferinin sene-i devriyesine denk gelmesi sebebi ile bu fuara özel İAR Üretim Danışmanı ve Heykektraş İzzet Yılmaz tarafından tasarlanan ve İAR ekiplerince özel üretilen altın varak kaplama Truva Ati ile büyük dikkat çekti.



_____________________________________________________________________________________________________________________________













Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi ile Engeller Aşılıyor…
 

İstanbul Altın Rafinerisi (İAR) Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç engelli çocukların topluma kazandırılabilmesi için eğitim desteklerine hız kesmeden devam ediyor.


Bağcılar’da Engelli Çocukların Yüzleri Gülüyor…

İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç, Bağcılar İbn-i Mektum Özel Eğitim ve Uygulama Okulu’nda zihinsel engelli çocukların gündelik hayata adapte olmalarını sağlamak ve becerilerini geliştirmek amacıyla açtırdığı teknoloji ve ev eğitim sınıfını ziyaret etti. Okula yaptığı ziyarette, öğrenciler ve velilerle bir araya gelen ve her konuda kendilerine destek olmaya devam edeceklerini belirten Özcan Halaç’a, Okul Müdürü Ömer Raci Ulutaş tarafından Şehitler Anıtı önünde yardımlarından ötürü plaket verildi.


Engelli öğrencilerin topluma kazandırılması ve öğrenim hayatlarının kolaylaştırılabilmesi için gerçekleştirilen projelere her zaman öncülük eden Av. Özcan Halaç, engelli çocuklara destek vermenin önemine değinerek, projeler geliştirmeye devam edeceklerini belirtti.





_____________________________________________________________________________________________________________________________



Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş.’ nin 2016 Yılı Genel Kurulunun Türkiye Sicil Gazeteleri
İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş.’nin 10.04.2017 tarihinde yapılan 2016 Yılı Genel Kurulunun Türkiye Sicil Gazeteleri









İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş.’nin 10.04.2017 tarihinde yapılan 2016 Yılı Genel Kurulunun Türkiye Sicil Gazetelerini, buraya tıklayarak görüntüleyebilirsiniz.
Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi 2016 Yılı Genel Kurulu Tescil Edilmiştir Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi 2016 Yılı Özet Mali Tabloları
 İstanbul Altın Rafinerisi 2016 yılı özet mali tabloları:






































  
Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi’nin Eğitime Desteği Erzincan’da Devam Ediyor…

İstanbul Altın Rafinerisi’nın (İAR) eğitime desteği durmaksızın devam ediyor. Protokolü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalan Rize Ömer Halaç İşitme ve Görme Engelliler Okulu, protokolü İstanbul Valisi Vasip Şahin tarafından imzalanan Dr. Özkan Halaç Özel Eğitim Uygulama Merkezi ve protokolü Eskişehir Valisi Azmi Çelik tarafından imzalanan Dr. Safa Halaç Özel Eğitim Anaokulu’ndan sonra, Erzincan Refahiye’de yaptırılacak olan Meslek Yüksekokulu ile ilgili çalışmalar başladı.



Yalnızca kuyumculuk ve mücevherat sektörünün değil, Türkiye ekonomisinin önemli şirketlerinden biri olan İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç’ın eğitime destekleri durmaksızın devam ediyor, Özcan Halaç, geçtiğimiz günlerde Başbakan Binali Yıldırım’ın memleketi Erzincan’ın Refahiye ilçesinde Meslek Yüksekokulu yapılması için çalışmalara başladı.

İAR Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç ile Ak Parti Erzincan Milletvekili Serkan Bayram, Refahiye Kaymakamı Sedat Ateş, Refahiye Eski Kaymakamı Yusuf Karaloğlu, Erzincan İl Genel Meclis Üyesi Halil Altun, Refahiye Ak Parti İlçe Başkanı Tacettin Çiftçioğlu oluşan heyet bir araya gelerek meslek yüksekokulunun protokolüne imza attı.

Protokol töreninde sorularımızı yanıtlayan Av. Özcan Halaç, eğitime destek projeleri ile ilgili şu değerlendirmelerde bulundu; ‘’Daha önce ebediyete uğurladığımız Ömer Halaç adına Rize’de İşitme ve Görme Engelliler Okulu’nu hizmete açmıştık. İstanbul’da açılacak olan Dr. Özkan Halaç Özel Eğitim Uygulama Merkezi ve Eskişehir’de de açılacak olan Dr. Safa Halaç Özel Eğitim Anaokulu da kısa bir süre sonra hizmet vermeye başlayacak. Bu eğitime destek projelerimizden sonra, Erzincan’ın Refahiye ilçesinde duyulan ihtiyacı karşılamak amacıyla meslek yüksekokulu projesinin protokolü için burada bulunuyoruz. Teşrifleri için değerli misafirlerimize ve projeye gösterdikleri alakadan dolayı Sayın Başbakanımız Binali Yıldırım’a teşekkür ediyoruz.’’



        • _____________________________________________________________________________________________________________________________

Devamı..

Dolar ve avronun aksine altının milliyeti yok

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Yastığının altında döviz olanlar gelsin parasını altına dönüştürsün, gelsin parasını TL'ye dönüştürsün. Türk lirası, altın değer kazansın" çağrısı ile bazı yatırımcılar, altına yönelmeye başladı.


"Dolar ve avronun aksine altının milliyeti yok"


İstanbul Altın Rafinerisi (İAR) Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısının ardından gram altın satışlarında gözle görülür bir kıpırdanma olduğunu ifade ederek, bazı vatandaşların gram altınları dolarla aldığını söyledi.
Halaç, "Biz de ellerindeki dolar karşılığında gram altın almak isteyen vatandaşlarımıza en az karla satış yapılması yönünde kuyumcularla mutabık kaldık. Neredeyse maliyet fiyatına satış yapmalarını istedik. Cumhurbaşkanı'nın çağrısına istinaden dolarların altına çevrilmesinde bir katkımız olsun istedik." diye konuştu.


Dolar ve avronun aksine altının milliyeti olmadığını savunan Halaç, şunları kaydetti:


"Altın, milliyeti olmayan bir para birimi konumunda bulunduğu için ABD ve AB'nin kendi ekonomik sıkıntılarından fazla etkilenmeyecektir. Altın rezervlerine sahip olmak, başka ülkelerin dinamiklerine bağlı olmaktan bizi kurtaracak önemli bir enstrüman. Vatandaşlarımız altın alsın ama bu altınlar yastık altında kalmasın. Yastık altında kalan altınlar, aslında çok önemli bir ekonomik değeri ülke ekonomisinden kaçırmak anlamına geliyor. Vatandaşlar, yatırım için alacağı altını bankalardaki altın hesabında tutmalı ve bankaların da bu altınlara kar payı ya da faiz verdiğini bilmeli." 


"Yastık altı altın, halkın elinde atıl vaziyette yönlendirilmeyi beklemektedir"


Özcan Halaç, Türkiye'de yastık altında olduğu tahmin edilen altın miktarının 5 bin ton olduğunu, bunun 200 milyar dolara tekabül ettiğini belirterek, söz konusu rakamın büyük bölümünün ev almak ya da başka önemli ihtiyaçlar için kiralık kasa, ev ya da kuyumcularda uzun yıllar atıl kaldığını söyledi.


Devlet otoriteleri tarafından yastık altından altınların çıkarılması projesine sağlanacak destek ve teşvikle kayıt dışı altın tasarruflarının önemli bir bölümünün kısa süre içerisinde finansal sisteme gireceğini ifade eden Halaç, şöyle devam etti:
"Yastık altındaki 5 bin ton altın, 200 milyar dolar büyüklüğündeki bir paranın ekonomiden kaçırılmış olması demektir. Yastık altı altın, ekonomimiz için çok büyük bir güç ve gizli bir silahtır. Yeterli bilgilendirme olmadığı için halkın elinde atıl vaziyette yönlendirilmeyi beklemektedir."

Devamı..

Yastık Altı Altın Milli Meseledir

Sayın  Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın son günlerdeki demeçlerinde YASTIKALTI ZİYNET VE ALTINLARIN neden ekonomiye kazandırılmadığı sorgulanmış ayrıca son günlerde ekonomiye zarar veren döviz kurlarındaki hızlı artışın da önüne geçmek amacıyla halktan döviz yerine altın alımının tercih edilmesini dile getirmiştir. Sayın Cumhurbaşkanımız dövizdeki yükselişi değerlendirerek, “Şimdi buradan çağrı yapıyorum. Dövizinizi bozdurup altın alın. Dövizinizi bozdurup TL alın güçlensin. Bu adımı attığımız sürece birilerinin oyunu bozulacaktır” demişti. Bu önemli çağrının altında yatan ana fikir ise, ülkemizin ekonomik değerlerinin dış faktörlere karşı olan hassasiyetini azaltmaktır. Vatandaşlarımız, alım güçlerini korumak için, Dolar ve Euro satın almakta fakat bu durum da Dolar alarak, ABD’yi, Euro olarak da Avrupa Birliğini finanse etmiş oluyoruz. Ayrıca, bu stok arttıkça, ülke ekonomimiz, yurt dışındaki gelişmelere ve döviz kuru dalgalanmalarına karşı daha hassas ve kırılgan bir ülke konumuna giriyor. Altın ise milliyeti olmayan bir para birimi, altın rezervlerine sahip olmak, başka ülkelerin dinamiklerine bağlı olmaktan bizi kurtaracak önemli bir enstrüman. Ancak burada önemle üzerinde durulması gereken bir başka konu ise, evet vatandaşlarımız altın alsınlar ama bu altınlar yastık altında kalmasın, çünkü yastık altında kalan altınlar, aslında çok önemli bir ekonomik değeri, ülke ekonomisinden kaçırmak anlamına geliyor. Vatandaşlar yatırım için alacağı altını kesinlikle bankalardaki altın hesabına tutmalı ve bankalardan da bu altınlara kar payı ya da faiz verildiğini bilmeli. Altınlarınız bankada hesapta yattığı zaman altın bazında çoğalmaktadır.


Ülkemizde yastık altında olduğu tahmin edilen altın miktarı 5000 ton yani 200 Milyar USD’dir. TCMB’nin Ekim 2012’de yayınladığı çalışmaya göre 1984’ten itibaren, ithalat ve üretimden ihracatı düştükten sonra ülkemizde kalan net altın miktarı yaklaşık 2200 tondur. 1984 yılından önce döviz, fon, mevduat vb. gibi alternatif yatırım araçlarının son derece sınırlı olması nedeniyle tasarruflar ağırlıklı olarak altın olarak değerlendirilmekteydi. Ayrıca, TÜİK verilerine göre, ülkemizde her yıl ortalama 600,000 düğün yapılmaktadır. Bu düğünlerde ortalama 100 gr altın takıldığını düşündüğümüzde her yıl 60 ton altının (2.3 milyar USD) sadece düğünler nedeniyle yastık altına gittiğini söyleyebiliriz. Darphane 2012 yılından bu yana 178 ton yani 6.5 Milyar USD değerinde altın basmış durumda.  Yastık altına giden altınlara, darphanenin bastığı altın miktarı ve ithal ettiğimiz altınları da eklediğimizde 5000 ton altının yastık altında kaldığını söylemek mümkündür.  Bu rakamın büyük bir kısmı uzun yıllar ev almak için ya da başka önemli ihtiyaçlar için kiralık kasalarda, evlerde ya da kuyumcularda atıl olarak durmaktadır.


Hane halkı tasarruf oranımızın düşük olması yıllardır kronik hale gelmiş bir sorundur. Bu oranın resmi raporlamalarda düşük görünmesinin bir nedeni de, önemli miktarda mevcut tasarrufumuzun kayıt dışında olmasıdır. Bu soruna çözüm olarak, devlet otoritesi kendisine bireysel emekliliği seçti ve bireysel emeklilikteki fon miktarını arttırmak için sisteme ciddi katkılar verdi. Bu kapsamda Bireysel Emeklilik Sistemi (BES), önemli bir tasarruf aracı olarak görülürken, sisteme katılımı artırmak için sağlanan devlet desteği devam ediyor. 2016 Kasım itibari ile toplanan katkı payı miktarı 43,3 Milyar TL seviyesinde, aslına bakarsanız bu katkı, yastık altındaki altınların ekonomiye kazandırılması için yapılsa sonuç çok daha olumlu olabilirdi.


Devlet otoriteleri  tarafından yastık altından altınların çıkarılması projesine sağlanacak destek ve teşvikle kısa sürede kayıt dışı altın tasarruflarının önemli bir kısmı finansal sisteme girecektir. Kayıt dışındaki 5 bin ton altının 200 milyar dolarlık bir parasal karşılığı olduğu düşünüldüğünde, bu durumun, mevcutta yüzde 13 ler civarında olan yurtiçi tasarruf oranının 2018’de hedeflenen yüzde 19’a çıkmasında ciddi katkısı olacaktır. Yastık altındaki 5 bin ton altın demek, 200 milyar dolar büyüklüğündeki bir paranın ekonomiden kaçırılmış olması demektir. Yastık altı altın, ekonomimiz için çok büyük bir güç ve gizli bir silahtır. Yeterli bilgilendirme olmadığı için halkın elinde atıl vaziyette yönlendirilmeyi beklemektedir. Tasarruf oranlarının artması noktasında halktan altın toplama projesi büyük bir önem arz etmektedir. Bunun en önemli sebebi, halktan gelen bu altın, kaynaklar arası bir geçiş değil, tam anlamıyla bir kaynak artışıdır. Bu nedenle devlet otoritelerine halkı bilinçlendirmek ve teşvik etmek için bizce önemli görevler düşmektedir.


Altın Bankcılığı’nın gelişimi de altınların yastık altına kaçmasını engelleyen önemli bir alan,  Altın Bankacılığı’nın gelişmesi için bankalar ve devlet otoritelerinin desteği şart. 2013 yılında altın mevduatı maksimum seviyesine çıkmışken ondan sonra bir düşüş trendine girdi, bu sene içinde altın fiyatlarındaki volatilenin etkisi ile artmış durumda ama bu bizce gerçek altın talebini yansıtmıyor.


 


Altın aynı zamanda merkez bankası için çok önemli bir rezerv aracı, altın rezervlerinin fazlalığı o ülkenin aslında bakarsanız ne kadar milli olduğunun bir ölçüsü, ancak TCBM’nin rezervlerinde de bir azalış söz konuş, bankalarda ki altının daha fazla TCMB’ye çekilmesinde fayda var, ayrıca, TCMB Eylül ayında bir değişiklik yaparak çok önemli bir kararın altına imza attı ve yastık altından bankalar tarafından toplanan altınlar için Zorunlu Karşılıklara kabulünde bir ayrıcalık tanıdı, bu durum bankaların bu projeye daha fazla ilgi göstermesi için bir adım atmasını sağladı. Bu önemli bir adım ama yetmez. Bankalar daha önce zorunlu karşılıkta TL yerine altın verebilmek için yurt dışından swap yaparak altın getiriyor ve aslında bu durum ülke menfaatlerinin yararına değil zararına bir duruma sebep oluyordu. Bu hamle en azından kısmen yurt dışından altın getirilmesini engelleyecektir.

 


 

Yastık altı altının ekonomiye kazandırılması milli bir dava, biz bu proje için elimiz değil, gövdemizi taşsın altına koymuş durumdayız. Bu proje kapsamında 2011 yılından bu yana yaklaşık  2.1 Milyar USD değerinde 55 Ton altının ülke ekonomisine kazandırılmasına aracılık etmiş durumdayız.  Ancak bizim dışımızda banka ve devlet otoritelerinin de atması gereken adımlar var.


Bankalar, yastık altı altına bir gelir kalemi olarak değil, ekonomik bir sosyal sorumluluk olarak bakmalı ve daha fazla reklam ve tanıtım çalışmalarına başlamalıdır. Ayrıca, yastık altından gelen altınları bir ayrıma tabi tutarak bunlara daha fazla kar payı yâda faiz vermesi uygun olacaktır.


TCMB’sı zorunlu karşılık olarak kabul ettiği altınların içindeki hurda altın olarak kabul ettiği kısmın payını arttırmalıdır. Bu durum, bankaların daha fazla hurda altın toplamaya yöneltecek ve bankaların yurt dışında altın getirme ihtiyacını azaltacaktır. Bu durum, gerçek anlamda var olmayan bir kaynağın ülke ekonomisine Merkez Bankasına rezerv olarak girmesini sağlayacak ve Merkez Bankamızın elini daha da kuvvetlendirecektir. Bu ülke ekonomimizin daha likit olmasını sağlayacak bir faktör olacaktır.


Devlet otoriteleri, Altın Bankacılığı’nın gelişmesi için destek olmalı ve yastık altındaki altınların ekonomiye kazandırılmasına milli bir proje olarak sahip çıkmalıdır. Vatandaşlılarımız maalesef doğru kaynaklardan ve yeterli düzeyde, altınlarının bankaya yatırılmasının hem kendisine hem de ülke ekonomimize sağladığı faydalar konusu bilgilendirilmiş değil. Vatandaşlarımız altınlarını bankaya getirerek, altınlarının çalınma kaybolma riskini ortadan kaldırıyor, aynı zamanda da yatırdığı bankadan faiz ya da kar payı alma imkânına sahip olabiliyor. Ayrıca, genel olarak algı altınlarının, altın olarak hesaba geçmediği ve burada yapılan işlemin bir altın bozdurma işlemi olarak görüldüğü yönünde, oysaki vatandaşlarımızın getirdiği altınlar yine altın olarak bankaya yatırılıyor dolayısıyla bir kur kaybı söz konusu olmuyor. Bu ve benzeri konularda vatandaşlarımızın bilgilendirilmesinde çok fayda var, bu konuda bankalar ellerinden geleni yapmaya çalışıyor ama bizce yeterli değil, devlet otoritelerinin de bu konuda çalışma yapmasında fayda var, bir kamu spotu olabilir. Yastık altındaki altın bizce bir memleket meselesidir ve o hassasiyetle yaklaşılması gerekir.
Bunların sonuncunda ülkemiz, dış kaynak ihtiyacı olmayan kendi ayakları üzerinde daha da sağlam duran bir ülke haline gelecektir.

 

Sonuç olarak:


Yastık altında ekonomiye kazandırılmayı bekleyen yaklaşık 200 milyar dolarlık bir varlığı kabul etmeli ve o altının ekonomiye kazandırılması için topyekûn bir çalışma başlatmalıyız.


Yastık altında tahmin edilen rakam 200 milyar dolar olup yaklaşık olarak gayrisafi milli hasılamızın % 30 una  bankalardaki toplam mevduatın da % 50 sine denk gelmektedir.


Altın milliyeti olmayan bir para birimin olmadığı için Amerika veya Avrupa Birliği’ nin kendi ekonomik sıkıntılarından fazla etkilenmeyecektir.

Bankalardaki altınlar ve vatandaşın elindeki altın teminatlandırma sistemi içinde kullanılabilir ve maliyeti cok ucuz olur.

Vatandaşlar bilinçlendirilmeli ve bu konu gerek kamu spotları gerekse de finansal cevreler ve bankalar aracılığıyla yoğun bir tanıtımla yapılmalıdır.


Vatandaş bankaya koyduğu altından kar payı ve faiz geliri olacağını bilmeli


Vatandaş bankaya yatırdığı altın istediğinde altın olarak alabilmeli


Vatandaş bankaya koyduğu altının miktarının azalmadığını bilmeli


Bilelim ki bu kaynağın % 10 unu dahi ekonomiye kazandırsak sanki 20 milyar dolar ekstra dan kaynak girmiş gibi olacaktır.


Merkez bankası yastık altındaki altınların bankalar tarafından daha hızlı toplanması için munzamdaki kabul edilecek altın oranının halktan toplanan altınlarda için daha teşvik edici bir düzenleme yapmalı.


Bankalar müşteri kitlelerini bilgilendirmeli. Zira çoğu yatırım yapılmış altınlar banka mevduat hesaplarında değil de bankalardaki kiralık kasalarda saklanmakta


Bankaların munzama kullandığı altın miktarındaki avantajların azaltılarak bankaların yastık altından çıkardıkları altınlarda daha fazla teşvik edici düzenlemeler yapılması


Unutmayalım ki finans sektöründe de altın da neredeyse kâğıt para gibi likit bir varlıktır


Devlet altını yastık altından çıkaracak her projeye sonuna kadar ve hızlı şekilde destek olmalı


Bankadaki altının çalınma riski de olmaz


Altın mevduat hesapları Devlet tarafından 100 000 tl ye kadar sigortalıdır


Altın bankada çoğalır


Bankaya altın yatırmak altın bozdurma işlemi değildir. Vatandaş nasıl TL sini dolarını bankaya mevduat olarak yatırıyorsa altınını da mevduat olarak yatırabilir


Bu konuya milli mesele olarak bakmalıyız


Daha önce ithal edip yastık altına koyduğumuz bu altınları eğer yastıklarından çıkarırsak ihracatının yapılması durumunda dış ticaret açığımız da büyük oranda azalacaktır


Bankalar arası piyasada altın EFT sisteminin kurulması


Küçük yatırımcı elindeki altını teminat göstererek KREDİ GARANTİ FONU desteği ile bankalardan kredi kullanarak ailesinin geçimini sağlayabilir. Hiçbir finansal faaliyetin içinde olmayan bile ev hanımı bilezikleri sayesinde KGF desteğiyle bir dikiş makinesi ya da inek alarak ailenin geçimine katkıda bulunabilir


Yastık altındaki altının ekonomik sisteme kazandırılmasıyla hane halkı tasarruflarının kayıt altına alınması sağlanmış olacaktır


Daha önce bankacılık sistemi ile tanışmamış çok yoğun bir kesim bankacılık sistemi ile tanışmış olacaktır


Geleneklerimize göre altının sahibi genelde kadınlardır ve ekonomik sistemin dışındadırlar ve bu sistemle onlar da ekonominin içine gireceklerdir


Fiziksel altın toplama kaynaklar arasında bir geçiş değil tam manasıyla tam bir kaynak artışıdır.

Devamı..

Başbakan Yıldırım, İş Adamlarıyla Bir Araya Geldi

Başbakan Binali Yıldırım, iş dünyası temsilcileriyle Dolmabahçe Çalışma ofisinde biraraya geldi.

Yaklaşık 5 saat süre dün akşamki toplantıya Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Maliye Bakanı Naci Ağbal, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci ve AK Parti TBMM Grup Başkanvekili Mehmet Muş hazır da katıldı.

45 KİŞİ KATILDI

Başbakanlık kaynaklarından edinilen bilgiye göre; çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren Türkiye'nin önde gelen 45 kişinin katıldığı toplantının amacı, iş dünyası ile güncel ekonomik konuları istişare etmek, katılımcıların görüş ve önerilerini almaktı.

ZEYBEKCİ SUNUM YAPTI

Toplantının başında, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci bir sunum gerçekleştirdi. Sunumda güncel ekonomik görünüm, Ekonomi Bakanlığı'nın mal ve hizmet ihracatına yönelik yeni destek paketi ve yatırım teşviklerine yeni bir boyut getiren proje bazlı destek sistemi kapsamlı bir şekilde katılımcılarla paylaşıldı.

ÖNLEMLER KONUŞULDU

Sunum sonrasında farklı sektörlere mensup iş dünyası temsilcileri ile, 65. Hükümet programının öncelikleri arasında yer alan özel sektör eliyle sürdürülebilir büyüme, yüksek teknoloji içerikli ve katma değeri yüksek ürünlerin üretimine dönük yatırımların artırılması, istihdam artırıcı önlemler yanı sıra, sanayi, üretim ve ihracata dayalı büyüme modelini geliştirmek adına karşılıklı istişarelerde bulunuldu.

Katılımcıların hükümetin uygulamaya koyduğu ekonomik reform çalışmaları, yeni teşvik yasası ve varlık fonunun kurulması gibi faaliyetlerinden duydukları memnuniyeti dile getirdikleri öğrenildi.

"2017 DAHA İYİ OLACAK"

Toplantıda Başbakan Binali Yıldırım, 'Türkiye ekonomisi 15 Temmuz'da çok büyük bir sınavı başarıyla atlattı. Ekonomisi sağlam olmayan bir ülke bu olayların 10'da birini yaşamış olsa, altından kalkamazdı. Türkiye'nin durumunu bilmeyenlerin yanlış algısını düzletmek için birlikte çalışmalıyız. Türkiye'nin gerçekleri ve algısı arasındaki farkı ortadan kaldırmak için kararlılıkla hep birlikte mücadele etmeliyiz" dediği öğrenildi. Başbakan Yıldırım, iş adamlarına 2017 yılının 2016'dan daha iyi olacağını söyledi.

"15 TEMMUZ SONRASI TÜRKİYE'NİN EKONOMİK GÜCÜNÜ ORTAYA KOYDU"

Toplantıda söz alan iş dünyası temsilcilerinin, 15 Temmuz'dan sonra Türkiye ekonomisinin gücünü ortaya koyduğunu, gerek reel kesim gerekse finans sektöründe hızlı bir toparlanma süreci yaşandığını ifade ettiği belirtildi. Bu noktadan sonra geleceğe dönük projelerin ön plana çıkması gerektiğini, bu kapsamda da hükümetin kararlı duruşundan ve özel sektörü destekleyici adımlarından memnuniyet duyulduğunun belirtildiği vurgulandı.

AVRASYA TÜNELİNİN AÇILIŞINA DAVET

Bu toplantıların kurumsal kimlik kazanacağı ve daha sık yapılacağının altını çizen Başbakan Binali Yıldırım'ın, ilk defa 2004 yılında fikrini oluşturduğu İstanbul Boğazı Karayolu Tüp Geçiş Tüneli'nin (Avrasya Tüneli) 20 Aralık'ta yapılması planlanan açılışına iş dünyası temsilcilerini davet ederek toplantıyı sonlandırdığı kaydedildi.


Devamı..

Vasip Şahin ve Halaç Ailesi’den Anlamlı Protokol…

İstanbul Valisi Vasip Şahin ve İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç’ın eşi Başak Halaç, Bahçelievler Başak-Özcan Halaç Özel Uygulama Merkezi’nin protokolüne imza attı. Önümüzdeki yıl eğitime başlayacak olan okulda engelli çocuklar eğitim görecek.


Hayırseverliği ile tanınan ve daha önce de eğitim alanında çok sayıda okul projesine imza atan Halaç Ailesi tarafından hayata geçirilecek olan, Bahçelievler Başak-Özcan Halaç Özel Uygulama Merkezi ’nin protokolü İstanbul Valiliği’nde imzalandı. İstanbul Valisi Vasip Şahin ve İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç’ın eşi Başak Halaç tarafından imzalanan protokol ile hayata geçirilmesi planlanan okulda engelli öğrenciler eğitim görecek.


Başak-Özcan Halaç Özel Uygulama Merkezi toplam 4500 metrekare alan üzerine yapılandırılacak. 5 kattan oluşacak ve 350 engelli öğrencinin eğitim göreceği okulda, engelliler için özel olarak tasarlanmış 40 adet derslik yer alacak.


Halaç Ailesi’nin hayırseverliğini takdir ettiklerini belirten İstanbul Valisi Vasip Şahin, engelli öğrencilerin eğitim göreceği Başak-Özcan Halaç Özel Uygulama Merkezi’nin bu anlamda diğer okullara göre kendileri için farklı bir anlam taşıdığının altını çizdi. Duyarlılıklarından ötürü Başak Halaç şahsında Halaç Ailesi’ne teşekkür eden Vasip Şahin, ailenin gerçekleştirmiş olduğu diğer projeler için de teşekkür etti.


İki ağabeyini de ebediyete uğurladığını ve gerek Ömer Halaç gerekse Özkan Halaç’ın yaşamları süresince engellilere her zaman destek olmaları sebebiyle engellilere yardımın kendileri için vasiyet sayıldığını belirten Av. Özcan Halaç, bu yüzden yine engellilere yönelik bir okul projesi planladıklarını ve okula geçtiğimiz yıl ebediyete uğurladıkları Dr. Özkan Halaç’ın adını vermeyi uygun bulduklarını ifade etti. Rize’de hayata geçirilen Ömer Halaç İşitme Engelliler Ortaokulu’na da ağabeylerinin ismini verdiklerini söyleyen Halaç, herkesin engelli adayı olduğunu bu konuda herkesin duyarlılık sahibi olması gerektiğini de sözlerine ekledi.

















Devamı..

HALAÇ Ailesi’nin Eğitime Desteği Devam Ediyor…

Türkiye’nin en büyük 14. Sanayi Kuruluşu İstanbul Altın Rafinerisi, Türkiye ekonomisine değer katmakla birlikte gerçekleştirdiği sosyal sorumluluk projeleri ile de ihtiyaç sahiplerine destek olmaya devam ediyor. Özellikle eğitim konusundaki yardımları ile desteklerini sürdüren Halaç Ailesi Eskişehir’de gerçekleştirilecek olan Dr. Safa Halaç Özel Eğitim Anaokulu’nun protokolüne de imza attı. Halaç Ailesi’nin Rize’ye kazandırdığı Ömer Halaç İşitme ve Görme Engelliler Okulu protokolü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalanmışken, bir önceki okul projesi Başak-Özcan Halaç Özel Uygulama Merkezi çalışmaları da Temmuz ayında İstanbul Valisi Vasip Şahin ile imzalanan protokol ile start verilmişti.


Halaç Ailesi, gerçekleştirdiği yardım projeleri ile ihtiyaç sahiplerine destek olmaya devam ediyor. Özellikle eğitim alanında gerçekleştirdiği yardım projeleri ile desteklerini sürdüren Halaç Ailesi’nin son projesi için Eskişehir’i seçti. İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç’ın hayırsever eşi Başak Halaç’ın amcaları merhum Dr. Safa Halaç adına Eskişehir’de yaptıracakları Özel eğitim Anaokulu protokolü Eskişehir Valisi Azmi Çelik ve Halaç Ailesi tarafından imzalandı.


Halaç Ailesi’nin Rize’ye kazandırdığı Ömer Halaç İşitme ve Görme Engelliler Okulu protokolü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalanmışken, bir önceki okul projesi Başak-Özcan Halaç Özel Uygulama Merkezi çalışmaları da geçtiğimiz ay İstanbul Valisi Vasip Şahin ile imzalanan protokol ile start verilmişti.


En kısa zamanda tamamlanması planlanan Eskişehir’deki Dr. Safa Halaç Özel Eğitim Anaokulu 10 derslikli, saha tanzimi ve çevre düzenlemesi Türkiye’de ilk olacak ve en kısa zamanda İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne devredilecek. Denetimi İl Milli Eğitim Müdürlüğü teknik elemanları tarafından yürütülecek olan okulda özel bir proje uygulanacak.


Okulun en kısa zamanda bitirileceğini söyleyen hayırsever Başak Halaç, “Projeyi biran önce bitirerek özel eğitim gören çocuklarımızın hizmetine sunmak istiyoruz. Özel eğitim gerektiren çocuklarımız için yapılacak bu okul her türlü tasarımı ile Türkiye’de bir ilk olacak. Binanın içi ve bahçe tasarımı tamamıyla özel dizayn edilecektir” dedi.


Amcası Dr. Safa Halaç’ı çok sevdiğini belirten Av. Özcan Halaç ise, “Rahmetli amcam yıllarca Eskişehir Devlet Demir Yolları Hastanesi’nde doktorluk yaptı. Kendisini çok severdim. Bu yüzden bu okula amcamın ismini vermek istedik” diye konuştu.

İki ağabeyini de ebediyete uğurladığını bildiren Av. Halaç, Rize'de de ağabeyinin adını taşıyan engelli okulları yaptıklarını ve çok sevdiği insanların adını bu manada yaşattığını söyledi. Yaşamları süresince engellilere her zaman destek olacaklarını kaydeden Av. Halaç, herkesin bir engelli adayı olduğunu ve bu konuda herkesin duyarlılık sahibi olması gerektiğini sözlerinin sonuna ekledi.


Halaç Ailesi’nin hayırseverliğini takdirle karşılayan Vali Çelik, engelli anaokulu öğrencilerin eğitim göreceği Dr. Safa Halaç Özel Eğitim Anaokulunun Türkiye’de bir ilk olmasının memnuniyet verici olduğunu söyledi. Engelli çocukların ihmal edilmemesi gerektiğini savunan Vali Çelik, “Hepimizin amacı bu çocuklarımızı topluma kazandırmak olmalıdır. Yeri ve konumu olarak okulumuz çok güzel bir yere yapılıyor. Böyle güzel bir projenin Eskişehir’e kazandırılacak olması bizleri çok sevindiriyor. Hayırsever Halaç ailesine teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

Daha sonra Vali Çelik ve hayırsever Başak Halaç, birlikte protokole imzayı attı.

















Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi Istanbul Jewelry Show’a Katıldı…

 

İstanbul Altın Rafinerisi, 13-16 Ekim 2016 tarihleri arasında yer alan Istanbul Jewelry Show’da yer aldı.


Türk kuyumculuk ve mücevherat sektörünün liderlerinden İstanbul Altın Rafinerisi (İAR), 13-16 Ekim 2016 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenen Istanbul Jewelry Show’da standıyla görücüye çıktı. Yoğun bir katılımın olduğu fuarda, İAR ürettiği ürünlerini, şık tasarımlarla davetlilerin beğenisine sundu.


İAR Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç, Istanbul Jewelry Show’da yer alarak, gelen misafirleriyle tek tek ilgilenip, sohbet etme fırsatı buldu.




              • _____________________________________________________________________________________________________________________________

Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş.’den Açıklama…

15 Temmuz 2016 akşam saatlerinde ülkemizin karşı karşıya kaldığı darbe girişimi, demokratik bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nin birlik ve bütünlüğünü hedef almıştır. 

Türkiye Cumhuriyeti’nin en temel ilkelerinden biri olan demokrasiye sımsıkı bağlı bir kurum olarak, demokratik düzene yapılan ve yapılacak hiçbir müdahaleyi kabul etmiyoruz. İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş. olarak, anayasal düzene, demokrasiye ve Cumhuriyet’e karşı girişilen her tür kanun dışı müdahaleyi şiddetle kınıyoruz.

Yaşanan bu olağanüstü sürecin çözüm yolunu, her zamankinden daha fazla sağduyu, birlik ve beraberlik içerisinde, ülkemizi aydınlık yarınlara taşımak için var gücümüzle çalışmakta görüyoruz.


Benzer olayların bir daha asla yaşanmaması dileğiyle, olaylarda yaşamını yitirenlere Allah’tan rahmet, ailelerine sabır, yaralılara acil şifalar diliyoruz. 


Saygılarımızla,


İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş.

Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi, İftar Yemeğinde Sektörü Bir Araya Getirdi…

 

İstanbul Altın Rafinerisi (İAR), her yıl geleneksel olarak düzenlediği iftar yemeği, 22 Haziran 2016 Çarşamba günü Florya Kaşıbeyaz Gala Et Restoranı’nda düzenledi. İstanbul Altın Rafinerisi’nin her yıl geleneksel olarak düzenlediği iftar yemeğinde, İAR çalışanları ve sektör mensupları bir araya geldi.







      • _____________________________________________________________________________________________________________________________

Devamı..

İAR Genel Müdürü Ayşen Esen Bloomberg Tv “İş Dünyası” Programında.

İstanbul Altın Rafinerisi Genel Müdürü Ayşen Esen Bloomberg Tv “İş Dünyası” Programında, Türkiye’deki ve Dünyadaki Altın Piyasasını Değerlendirdi.


Devamı..

4 Haziran 2016 2015 İhracat Şampiyonları Ödül Töreni

4 Haziran 2016 Cumartesi günü Sayın Cumhurbaşkanımızın katılımı ile gerçekleştirilen Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) 23.Genel Kurulu ve 2015 İhracat Şampiyonları Ödül Töreni’ne katılan İstanbul Altın Rafinerisi Genel Müdürü Ayşen Esen “2015 yılı hem İstanbul Altın Rafinerisi hem de genel olarak sektörümüz için önemli bir yıldı. 2014 yılında İAR olarak 450 milyon dolar olan ihracatımızı, 2015 yılında 1 milyar 350 milyon dolara çıkarmanın ve altın sektörünün önde gelen oyuncularından biri olarak global pazarlarda elde edilen istikrarlı büyümenin gururu içindeyiz” dedi.





    • _____________________________________________________________________________________________________________________________

Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi, İSO 500’de 14. Sıraya Yükseldi…

 

İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) "Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu 2015 Yılı Araştırması" sonuçlarına göre, İstanbul Altın Rafinerisi hızlı yükselişini sürdürerek 14.sırada yerini aldı.

 
 

Sanayinin devler ligini belirleyen "Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu" araştırmasının 2015 sonuçlarına göre, altın sektörünün öncü firması İstanbul Altın Rafinerisi listede, 26.sıradan 14.sıraya yükseldi. Grup şirketlerinden GramAltın Pazarlama ise, gösterdiği üstün performansla ikinci beş yüzde olmasına rağmen, bu sene ilk 500’e 207. sıradan girmeyi başardı.

 

İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç: “Son beş yıl içinde sektörümüz büyük bir büyüme gerçekleştirerek global pazarlarda söz sahibi olmaya başladı. Londra Külçe Piyasalar Birliği LBMA’nın 5 yıldır “En İyi Altın Rafinerileri” listesinde ve merkezi New York’ta bulunan dünyanın en büyük vadeli altın borsası olan Comex’in kabul edilenler listesinde yer alan İstanbul Altın Rafinerisi olarak da son yıllarda istikrarlı bir şekilde başarı grafiğimizi yükseltmekteyiz. Bu yıl, İSO 500 içinde bu önemli sıçramayı yakaladık ve 14.sıraya yükseldik. ISO listesindeki yükselişimiz kadar önemli bir diğer husus da 2015 yılında en fazla ihracat yapan firmalar arasında 25. Sıradan 7. Sıraya yükselmiş olmamız. Bu konuda gösterdiğimiz başarı ve istikrarlı büyüme, dünya pazarlarındaki payımızın artışı, Türkiye’nin ihracat hedeflerine ve dış ticaret açığının azaltılmasına sağlanan katkı açısından da bizleri gururlandırmaktadır. Bu önemli gelişmeler ülkemizde sektöre liderlik ettiğimizin göstergesidir” şeklinde konuştu.




Devamı..

İstanbul Altin Rafinerisi, Otistik Öğrenciler IçIn DüzenlediğI Piknik Şöleni'nde Yaza Merhaba Dedi...

 

İstanbul Altın Rafinerisi (İAR) 10 – 16 Mayıs Engelliler Haftası kapsamında, 17 Mayıs Salı günü,  Zeytinburnu Özel Eğitim ve Uygulama Merkezi öğrencileri ile; 30 Mayıs Pazartesi günü ise, Lokman Hekim ve Sancaktepe Özel Eğitim Uygulama Merkezi  öğrencileriyle Veliefendi Hipodromu’nda geleneksel piknik şöleni gerçekleştirdi.


Piknik şöleninde, otistik ve zihinsel engelli öğrenci ve velileri eğlenceli oyun ve yarışmalara katılarak keyifli bir gün geçirme imkanı buldu.  İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç yarışmalarda dereceye giren öğrencileri hediyeler ile ödüllendirdi. Organizasyona katılan Başak Halaç ise,  bu özel günde öğrencilerle tek tek ilgilenip, sohbet etti.


İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetlerinden Sorumlu Müdür Yardımcısı Nesrin Kakırman, KİAŞ Yönetim Kurulu Başkan Vekili Abdullah Deniz, KİAŞ Genel Müdürü Mahmut Esen ve KİAŞ Engelliler Koordinatörü Aydın Avşar’ın katılımıyla gerçekleşen organizasyon, semah gösterisiyle sona erdi.







      • _____________________________________________________________________________________________________________________________

Devamı..

İslam Dünyası’nın En Başarılı 50 Şirketi Listesi’nde 7. Sıradayız

Derin Ekonomi tarafından bu yıl 2'ncisi açıklanan "İslam Ekonomilerinin En Başarılı 50 Şirketi ve CEO'su" araştırmasında 2015'in en hızlı büyüyen firması Birleşik Arap Emirlikleri'nden lüks gayrimenkul geliştiricisi Damac Properties oldu. Damac 2,3 milyar dolar ciroyla zirveyi yakalarken listeye bu yıl Türkiye'den 5 şirket girdi.


IŞİD terör örgütünün İslam'ın imajına vurduğu darbe ve ebola salgını ile İslam ekonomi dünyası sancılı bir süreç geçirdi. Yine de 2015'te İslam dünyasının en büyük 212 şirketinin 74 tanesi dolar bazında yüzde 128'e varan oranlarda büyüme gösterdi. 2015 sonu itibariyle 57 İslam ekonomisinin milli gelirleri toplamı 7 trilyon 58 milyar dolar oldu.

1 milyar dolar üzeri ciro yapabilen 350 şirket var

İslam dünyasında 1 milyar doların üzerinde gelire sahip 350 civarında kamu ve özel sektör şirket faaliyet gösteriyor. Bunlardan 2015 yılına ait mali tablolarını açıklayan 212 şirketin üçte ikisinin gelirleri dolar bazında azaldı, üçte birinin gelirleri de arttı. 1 milyar doların üzerinde satış gelirine sahip 212 büyük firmanın gelirleri toplamı 2015'te 856 milyar dolar olarak tespit edildi. Sıralamada satış gelirlerini en fazla artıran ilk 50 şirket ise İslam dünyasında büyümenin anahtarını elinde tutan firmalar oldu. Listeye Suudi Arabistan'dan 11, Türkiye'den 5, Malezya'dan 4, Mısır, İran ve Katar'dan 3'er şirket girdi. En hızlı büyüyen firma BAE'li lüks gayrimenkul geliştiricisi Damac Properties oldu.

İslam ekonomilerine çelme takan 4 neden


İslam ekonomilerinin 15 sene aradan sonra sekteye uğramasında, siyasi ve ekonomik olmak üzere temelde 4 neden etkili oldu;

  • DAEŞ bölgenin siyasi ve ekonomik istikrarını dinamitledi. 100 yıl önce İngiltere ve Fransa arasında imzalanarak Ortadoğu'yu parselleyen Sykes Picot anlaşmasının tam da 100'üncü yılına girerken DAEŞ terör örgütünün ortaya çıkması, bölge üzerinde emeli olan ABD ve Avrupa'lı küresel güçlerin yeni müdahale planlarına zemin hazırladı.
  •  
  • Gelişen ekonomiler, FED ve ABD Dolarının kurbanı oldu. FED'in faiz artırması halinde 'para'nın gelişen ülkelerden ABD'ye kaçması bekleniyordu ancak ABD ve Avrupa'da faizlerin sıfır seviyesinde seyrettiği son 5 yılda, gelişen ülke ekonomilerinde faiz oranları çift haneli rakamlarda ya da ona yakın seviyelerde kaldı. Bu durum, İslam ülkelerinin de içinde bulunduğu grupta yer alan ülke ekonomilerinde yatırım ve sermaye kaybına neden oldu.
  •  
  • Petrol fiyatları Körfez'de makas değişimine yol açtı. Ham petrolün varil fiyatında 2014 ortasında başlayan düşüş 2015 boyunca devam etti. Petrolün 120 dolarlardan 28 dolara kadar inmesi Türkiye gibi petrol ithalatçısı İslam ülkelerine can suyu olsa da temel geliri petrole dayalı bir çok İslam ülkesinin gelirini neredeyse yarı yarıya azalttı.
  •  
  • Ebola Afrika'daki Müslüman ülkeleri sarstı. Afrika'nın Müslüman ülkelerinden Sierra Leone'de 2014'te başgösteren Ebola salgını, yeni ayağa kalkmaya başlamış olan Batı ve Orta Afrikadaki Müslüman ekonomileri adeta çökertti. Sierra Leone yüzde 21,5 küçüldü. Ebola nedeniyle ülkedeki yabancı sermaye neredeyse tüm operasyonlarını durdurdu.

Listede Türkler de var

Derin Ekonomi Dergisi ve Dinar Standard Araştırma ve Danışmanlık firması tarafından hazırlanan İslam Ülkelerinin En Başarılı 50 CEO'su Listesi'nde yer alan şirketlerin ve şirket CEO'larının seçiminde aşağıdaki çeşitli kriterler baz alındı. Listenin başında Suudi Arabistan yer alırken, onu Mısır ve Katar takip ediyor.

Türkiye'den ise İstanbul Altın Rafinerisi CEO'su Özcan Halaç 7. sırada yer alıyor. Ardından 17. sırada Doğuş Holding Ceo'su Hüsnü Akhan bulunuyor. Haydar Yenigün, Ford Otomotiv'in CEO'su olarak 27. sırada yer buluyor. Tofaş Türk Otomobil Fabrikası A.Ş.'nin CEO'su Cengiz Eroldu ise 46. sırda listeyi kapatıyor.

Halaç ailesi 2002 yılında; 1996'da T.C. Hazine Müsteşarlığı tarafından kurulmasına karşın bir türlü faaliyete geçirilemeyen; İstanbul Altın Borsası, T.C. Hazine Müsteşarlığı ve Vakıfbank'ın da ortak olduğu İstanbul Altın Rafinerisi'nin hisselerini 2002'de satın aldı. Bununla birlikte devlet ortaklı bir kurum olarak faaliyetlerini sürdüren İstanbul Altın Rafinerisi'nin yönetim kurulundaki beş temsilciden biri T.C. Hazinesi'nden, biri İstanbul Altın Borsası'ndan, biri de Vakıflar Bankası tarafından atanıyor. İlk Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Halaç'tır.2008 de Ömer Halaç'ın ani vefatı üzerine, kardeşi Av.Özcan Halaç yönetim kurulu başkanlığına seçildi. Özcan Halaç halen görevini sürdürmektedir.

İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş. İstanbul Altın Borsası ve T.C. Hazine Müsteşarlığı'nın altın rafinerileri listesindeki ilk resmi altın rafinerisi olma özelliğine sahip. İstanbul Altın Rafinerisi, 2007'de Ortadoğu'nun altın kalbi olan Dubai Altın Borsası'na üye oldu. Eylül 2011'de de Londra Külçe Piyasaları Birliği'nin (LBMA) Dünyadaki En İyi Rafineler Listesi'ne (Good Delivery List) girdi ve bu sayede ürettiği altın külçelerinin ağırlık ve ayarına bakılmaksızın uluslararası piyasada alım satımı yapılabilen bir firma haline geldi. İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş. listede 7. sırada yer aldı. 2014 yılında 1,4 milyar dolarlık gelir elde edilen İstanbul Altın Rafinerisi, 2015 yılında gelirini yüzde 37 artırarak 2 milyar dolara çıkardı.


Kaynak:
Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi Genel Kurul Toplantı Tutanağı Devamı..

Ekonomi Bakan Yardımcısı Fatih Metin’in İstanbul Altın Rafinerisi Ziyareti…
 

Ekonomi Bakan Yardımcısı Fatih Metin’in İstanbul Altın Rafinerisi Ziyareti…



  • _____________________________________________________________________________________________________________________________
 
Devamı..

İstanbul Jewelry Show’da bir kez daha yerini aldı


Altın sektörünün öncü firması İstanbul Altın Rafinerisi, 10-13 Mart 2016 tarihleri arasında gerçekleşen İstanbul Jewelry Show’un buluşma noktası haline geldi.


İstanbul Altın Rafinerisi, sektörünün en önemli etkinliği olan Istanbul Jewelry Show'da bir kez daha yerini aldı. Doğu Avrupa'dan Yakın Asya'ya, Rusya'dan Ortadoğu'ya Kuzey Afrika'dan Türki Cumhuriyetler'e kadar dünya çapındaki en önemli alıcılarla işbirliği imkanı sağlayan fuarda İstanbul Altın Rafinerisi, “Yeniçeri Takı Serisi” ile fuarın çekim noktası haline geldi.


Yoğun bir katılım ile gerçekleşen ve sektörün nabzının tutulduğu fuara, İstanbul Valisi Vasip Şahin de katılım gösterdi. İlk önce, sektörün öncü firması olan İstanbul Altın Rafinerisi’nin standını ziyaret eden Vasip Şahin daha sonra İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç ile fuarı gezerek sektöre ilişkin değerlendirmelerde bulundu.


“Yeniçeri Takı Serisi” büyük ilgi gördü
Fuarda yeni ürünü “Yeniçeri Takı Serisi” ile dikkat çeken İstanbul Altın Rafinerisi, standında yerli yabancı birçok ziyaretçiyi ağırladı.

İlk defa Istanbul Jewelry Show'da sergilenen ve hem yatırım aracı hem de ziynet eşyası olarak kullanılabilecek “Yeniçeri Takı Serisi” ziyaretçiler tarafından yoğun ilgi gördü. İstanbul Altın Rafinerisi, ulaşılabilir altın gramajları ile herkesin bütçesine uygun altın alabilmesine imkan sağlamayı hedefliyor.























Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi’nden ‘Yeniçeri’ Altın Serisi

İstanbul Altın Rafinerisi, yenilikçi ve lider yaklaşımını devam ettirerek yine bir ilke imza atıyor ve Yeniçeri Takı Serisi’ni kullanıma sunuyor.



Altın sektörünün öncü firması ve dünyadaki sayılı rafinerilerden biri olan İstanbul Altın Rafinerisi, hem yatırım aracı olarak hem de ziynet eşyası olarak kullanılabilecek yeni bir takı serisi yarattı.


Altını ulaşılabilir gramajlarda sunuyoruz


İstanbul Altın Rafinerisi Ceo’su Ayşen Esen; “Yeniçeri ismi ile piyasaya sunduğumuz bu serideki en önemli hedefimiz yükselen altın fiyatlarının sonucunda, halkımızın altına ulaşabilmesini kolaylaştırmaktır. Amacımız farklı gramajlarda seçenekler sunarak herkesin bütçesine uygun altın alabilmesine imkan sağlamaktır” dedi. Yeniçeri Takı Serisi’nin, 0.625, 1, 1.25, 2.5 ve 5 gramlık çeşitleri ile ulaşılabilir alternatifler oluşturduğunu söyleyen Esen; “Yeniçeri serisinin takı olarak da kullanılması için tasarımcılarımız bir tarafına Türk kültüründe önemli bir yere sahip olan lale motifini diğer tarafına ise İstanbul Altın Rafinerisi logosunu kaligrafi sanatıyla işleyerek özenle hazırladılar. İstanbul Altın Rafinerisi olarak ürettiğimiz yeni takı serimiz Osmanlı’da güç kuvvet, koruma ve saygının sembolü olan yeniçeri ile tam anlamıyla örtüşüyor. Yeniçeri Altın Serisi’ni Türk kullanıcısı ile buluşturmaktan mutluluk duyuyoruz” şeklinde konuştu.


Tasarım çalışmalarının tamamlanması ile birlikte Yeniçeri Takı Serisi geçtiğimiz günlerde gerçekleşen Istanbul Jewelry Show'da ilk defa sergilendi.

Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi Öğrencilerle Birlikte Piknik Düzenledi

İSTANBUL ALTIN RAFİNERİSİ ÖĞRENCİLERLE BİRLİKTE PİKNİK DÜZENLEDİ


10 – 16 Mayıs Engelliler Haftası kapsamında İstanbul Altın Rafinerisi olarak 14 Mayıs’ da Zeytinburnu Otistik Engelliler Okulu öğrencileriyle, 21 Mayıs’ da Lokman Hekim ve Bağcılar Özel Eğitim Okulu öğrencileriyle Veliefendi Hipodromunda piknik organizasyonu gerçekleştirildi.

Etkinlikte öğrenciler, velileri ve öğretmenler hep birlikte çeşitli oyunlara katılarak keyifli bir gün geçirme imkanı buldu. İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç yarışmalarda dereceye girenleri hediyeler ile ödüllendirdi.









Devamı..

Ömer HALAÇ İşitme ve Görme Engelliler Okulu Muhteşem Bir Törenle Açıldı

ÖMER HALAÇ İŞİTME VE GÖRME ENGELLİLER OKULU MUHTEŞEM BİR TÖRENLE AÇILDI.


İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç’ tarafından yaptırılan Ömer Halaç İşitme ve Görme Engelliler Okulu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Rize’de gerçekleştirdiği toplu törenle açıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan törende yaptığı konuşmada Halaç Ailesine engelli çocuklara gösterdikleri duyarlılık ve hayırseverliklerinden dolayı teşekkür etti.

Protokolü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç tarafından imzalanan Ömer Halaç İşitme ve Görme Engelliler Okulu’nun açılışı yine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapıldı. Rize’de gerçekleştirilen toplu açılış töreninde engelli çocuklara gösterdikleri duyarlılık ve hayırseverlikte dolayı Halaç Ailesine teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan teşekkür plaketini Macide Halaç ve Fazlı Halaç’a takdim etti.

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı ve eski Sanayi ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı ile birlikte okulda incelemelerde bulunan İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Av. Özcan Halaç “ Merhum Ömer Halaç adına yaptırdığımız okulun engelli çocuklarımızın topluma kazandırılmasında önemli katkıları olmasını ümit ediyoruz. Çocukların eğitimlerini yakından takip ediyor ve kaydettikleri gelişimi görünce mutluluk duyuyoruz” dedi.











Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi Başarı Grafiğini Yükseltmeye Devam Ediyor

İstanbul Altın Rafinerisi ‘Capital 500 Türkiye’nin En Büyük Özel Şirketi Araştırması’ listesinde 43. sırada yer aldı.

Son dönemde başarılı büyümesini devam ettirerek ödüllerine sürekli yenisini ekleyen, İstanbul Altın Rafinerisi, bu yıl 17.si düzenlenen “Capital 500 Türkiye’nin En Büyük 500 Özel Şirketi Araştırması’nda” 43. sırada yer alarak sektördeki konumunu sağlamlaştırmaya devam ediyor. Capital 500 Araştırması’nın yanı sıra “İSO 500 Listesi’nde” 26’ncı ve “Fortune 500 Listesi’nde” ise 34’üncü sıralaması ile özellikle son dönemde başarılı bir büyüme performansı ortaya koyarak pek çok dev firmayı geride bırakan İstanbul Altın Rafinerisi, cirosunu ve ihracatını artıran en büyük 25 şirket içerisinde yer aldı.

2014 yılında “Capital 500 Türkiye’nin En Büyük 500 Özel Şirketi Araştırması ” listesinde 79.sırada yer alan İstanbul Altın Rafinerisi, bu yıl başarısını artırarak 43. sıraya yükseldi. Türk Kuyumculuk ve Mücevherat Sektörü’ nün lider firması, İstanbul Altın Rafinerisi geçtiğimiz dönemde ortaya koyduğu performans ile cirosunu en çok artıran ilk 25 şirket içerisinde 19. sırada yer alırken ihracatını en çok artıran 25 şirket arasında ise 8. sırada yer aldı.









Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi Fortune Türkiye 500 Listesinde

Her geçen gün yeni bir başarıya imza atan İstanbul Altın Rafinerisi
Fortune Turkey 500 Listesinde 34. sırada yer aldı.

Fortune dergisinin ev sahipliğinde Finar / Dun & Bradstreet ( D&B ) A.Ş’nin katkılarıyla hazırlanan “ Fortune Türkiye 500 “ listesi basın toplantısıyla açıklandı.
Fortune Türkiye’nin finansal kurumlar ve holding şirketleri dışındaki tüm sektörleri kapsayan “ Fortune Türkiye 500 “ listesinde İstanbul Altın Rafinerisi net satış rakamlarıyla 34. sırada yer aldı.
İstanbul Altın Rafinerisi 2013 sonuçlarına göre 2014 yılında net satışlarını % 84,8 artırarak 27 basamak atlayarak 61. sıradan 34. sıraya yerleşti.  Fortune Türkiye 500 listesinde İstanbul Altın Rafinerisi ilk 100 içinde sırasını en fazla yükselten şirketlerden biri oldu.
Son birkaç aydır başarılarına ve ödüllerine sürekli yenisini ekleyen İstanbul Altın Rafinerisi 2014 Yılında “ Mücevher Sektöründe ” en fazla ihracat yapan firmalar içinde üçüncülük ödülünü aldı. Bununla birlikte İSO 2014 üretimden net satışlara göre “ Türkiye’nin En Büyük 500 Şirketi “ içinde 26. sırada yer alarak her geçen gün daha da güçlenmektedir.  


Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi İhracatta da Şampiyon

Her geçen gün başarılarına yenisi ekleyen İstanbul Altın Rafinerisi
TİM’in  “ İhracatın Şampiyonları Ödül Töreninde “
mücevher sektöründe üçüncülük ödülünü aldı.


Türkiye İhracatçılar Meclisi ( TİM ) 22’inci Olağan Genel Kurulu ve 2014 İhracatın Şampiyonları Ödül Töreni Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleştirildi.
İstanbul Altın Rafinerisi 2014 Yılında “ Mücevher Sektöründe ” en fazla ihracat yapan firmalar içinde üçüncülük ödülüne layık görülerek, yine zirvede kalmayı başardı.
Bir önceki hafta İSO 2014 üretimden net satışlara göre “ Türkiye’nin En Büyük 500 Şirketi “ içinde 26. sırada yer alan İstanbul Altın Rafinerisi başarılarıyla ödüle doymuyor.
21 Haziran’da gerçekleşen törende Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, İstanbul Altın Rafinerisi Genel Müdürü Ayşen Esen’e üçüncülük ödülünü takdim etti. Ayşen Esen ödül ile ilgili yaptığı açıklamada “ Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin Mücevher Sektöründe aldığı ihracat verileriyle sektörde üçüncülük ödülüne layık görüldük. İstanbul Altın Rafinerisi olarak başarılarımız artarak devam etmektedir. Ülkemize ihracat olarak katkımız TİM Mücevher Sektörü verilerinden çok daha fazladır. Amerika Birleşik Devletleri, Almanya, İspanya, İngiltere, İsviçre ve Dubai gibi altın piyasası için önemli yerlere ihracatımız düzenli olarak devam etmektedir. Bu ülkelerin yanı sıra değerli metaller pazarında global bir oyuncu olarak dünyanın dört bir tarafında gelişen pazar koşullarına uygun olarak ihracatımızı gerçekleştirmekteyiz. Yurt içinde olduğu gibi yurt dışında da sürekli olarak pazar araştırmaları yapmaktayız. 2013’te 129.7 milyon Amerikan Doları olan ihracat tutarımızı 2014 sonu itibarıyla 434 milyon dolara çıkardık. 2015 yılında ise Ocak - Mayıs döneminde 840 milyon Amerikan Dolarına ulaşan ihracat rakamlarının haklı sevincini ve gururunu yaşamaktayız.

 Bu rakamları daha da yukarılara taşıyarak ülkemizin toplam ihracat tutarı içindeki payımızı artırmak, ülke ihracatımıza olan katkımızı daha da üst noktalara taşımak istiyoruz “ dedi.   

Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi “Türkiye’nin En Büyük 500 Şirketinde 26. Sırada”

İstanbul Altın Rafinerisi, İSO’nun 2014 satış rakamlarına göre açıkladığı
“Türkiye’nin En Büyük 500 Şirketi” içinde yer aldı.

İstanbul Sanayi Odası’nın 2014 yılı 500 Büyük Sanayi Kuruluşu araştırmasında İstanbul Altın Rafinerisi pek çok büyük kuruluşu geride bırakarak ilk 500 firma içinde 26. sırada yer almayı başardı. Her geçen gün ortaya koyduğu büyüme performansıyla yıldızı parlayan İstanbul Altın Rafinerisi sektöründe zirveye yerleşti ve 2.462.050.202 Türk Lirası sanayi üretimi net satışıyla İSO araştırmasında 26. Sırada yer aldı.
İstanbul Altın Rafinerisi, İstanbul Altın Borsası ve T.C. Hazine Müsteşarlığının altın rafinerileri listesinde yer alan ilk resmi altın rafinerisidir. 2011’de Londra Külçe Piyasaları Birliği’ne (LBMA) akredite olan İstanbul Altın Rafinerisi, LBMA’in En İyi Rafineriler Listesinin seçkin 73 üyesinden biridir. Tüm bu başarılarıyla birlikte İstanbul Altın Rafinerisi dünyanın en büyük vadeli altın borsası olarak bilinen merkezi Newyork’da bulunan Comex’e kabul edilen ilk ve tek Türk rafineri firmasıdır. 
Yurt içinde olduğu gibi yurt dışında da sürekli olarak pazar araştırmaları yapan İstanbul Altın rafinerisi, 2013 yılında 129.7 milyon Amerikan Doları olan ihracat tutarını 2014 sonu itibarıyla 434 milyon dolara çıkartmıştır.

İstanbul Altın Rafinerisi hem Türkiye genelinde hem de dünya çapında sektörde söz sahibi olmak için sürekli gelişen, çözüm ortaklarını geliştiren, çevresinin ihtiyaçlarına karşı duyarlı çalışmalar yapan, kalifiye çalışanlara sahip bir firma olarak çalışmalarına devam etmektedir.

 

 

Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi’ne Büyük Ödül

İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri’nden
İstanbul Altın Rafinerisi’ne Büyük Ödül


İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri’nin geleneksel olarak düzenlediği, bu yıl sekizincisi organize edilen “2014 İhracatın Yıldızları Ödül Töreni”, sektörün önde gelen isimlerinin katıldığı görkemli bir gece ile gerçekleştirildi.


Türkiye’nin toplam ihracatının yüzde 30’una sahip altı birliği bünyesinde barındıran ve 2014 yılında 43,6 milyar dolarlık ihracat gerçekleştiren İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri, ihracatta en başarılı şirketlere “İhracatın Yıldızları” ödüllerini takdim etti.


Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’nin ekonomideki gelişmelere dair değerlendirmelerde bulunduğu törende, Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi ve İMMİB bünyesindeki altı ihracatçı birliğin başkanları da hazır bulundu.


Türkiye’nin önde gelen ihracatçı şirketlerinin ödüllendirildiği gecede, İstanbul Altın Rafinerisi “Altından Mamul Mücevherci ve Kuyumcu Eşyası” kategorisinde üçüncülük ödülüne layık görüldü. Genel Müdürümüz Ayşen Esen ödülü, Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi ve Mücevher İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Güner’den aldı. Genel Müdürümüz Ayşen Esen, İstanbul Altın Rafinerisi olarak bu ödülü ‘Altından Mamul Mücevherci ve Kuyumcu Eşyası’ kategorisinde aldıklarından dolayı gurur duyduklarını belirterek; “IAR olarak sadece bu kategoride değil, LBMA, DMCC, COMEX üyesi, ürünleri dünya standartlarında kabul gören bir rafineri olarak değerli metal sektöründe 5-6 kat fazla ihracat yaparak, istihdam ve dış ticaret açığının kapatılmasında firma olarak önemli bir rol üstlendik” dedi. Ayrıca sektörde kazandıkları başarıyı 2015 yılında da artırarak devam edeceklerini ifade etti.


İMMİB, “İhracatın Yıldızları” ödülleri ile firmaları hem elde ettikleri başarıları ödüllendirmek hem de ihracatlarını artırmaları için teşvik etmeyi hedefliyor.

Devamı..

Kaliteli altının olmazsa olmazı; iyi bir rafinasyondur

İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç İTO Kuyumculuk Çalıştayı’nda, altın sektörünün sorunlarını ve rafinerinin sektöre sağladığı katkıları değerlendirdi

İstanbul Ticaret Odası’nın düzenlediği ve kuyumculuk sektörünün sorunlarının masaya yatırıldığı Kuyumculuk Meslek Komitesi Çalıştay’ı İTO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar’ın da katılımı ile gerçekleştirildi. Çalıştay’da sektörün yapısal ve güncel sorunları tartışılırken Türkiye ve dünya ekonomisindeki gelişmeler ile ilgili de değerlendirmeler de yapıldı.
İTO Kuyumculuk Çalıştayı’nda altın sektörünün sorunlarını ve rafinerinin sektöre sağladığı katkıları değerlendiren İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç, Türkiye’nin altın rafinasyonunda dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olduğunun altını çizdi. Türkiye’nin altın tüketiminde Hindistan ve İtalya’dan sonra geldiğini belirten Halaç; “Altının olduğu her yerde altın rafinasyonu olmazsa olmazdır. Sektörümüz, altınla entegre olarak madencilik, rafinasyon, üretim, toptan, ramat ve hatta darphanenin de üretimiyle birlikte toplamda çok büyük bir sektördür ve her basamağı ayrı ayrı değerlendirilmesi gereken önemli bir pazardır. Rafinericilik teoride baktığımızda kolay gibi görünen kimyasallarla altının saflaştırılmasıdır. Ancak kaliteli ürün için iyi bir rafinasyon, üretimin başında da sonunda da şarttır. Kaliteli bir üretim elde etmek istiyorsak ürünün iyi bir rafinasyondan geçmiş olması gerekmektedir. Elimizdeki hurdanın tekrar işlenmesini ya da paraya çevrilmesini istiyorsak yine iyi bir rafinasyondan geçmesi gerekmektedir” şeklinde konuştu.

İstanbul Altın Rafinerisi sektöre liderlik ediyor
İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç sözlerine şöyle devam etti; “Son beş on yıl içinde sektör oldukça büyüyerek globalleşti. Türkiye’de geçmiş yıllarda altın rafinasyonu çok zor şartlarda yapılıyordu hatta üretilen altınlar ülkemizde dahi kabul edilmiyor, İtalyan, İngiliz ve İsviçre altınları kabul görüyordu. Biz İstanbul Altın Rafinerisi olarak Türkiye’deki ilk akreditasyonu gerçekleştiren rafineriyiz, globalleşen dünyada uluslararası akreditasyonun önemi gereği LBMA, DMCC, COMEX’e akredite olmamız da ülkemizde sektöre liderlik ettiğimizin göstergesidir.”

Türk halkı yastık altındaki altınları değerlendirmeyi öğrendi
İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç, Türk halkının yastık altında biriktirmiş olduğu altınlarını, İstanbul Altın Rafinerisi’nin geliştirdiğini altın bankacılığı projesiyle bankalarda mevcudat olarak aktarmayı başardığını ve bu sayede külçe altın ihracatının gerçekleştirildiğini de belirterek ülke ekonomisine kazandırdıkları katma değeri anlattı. Halaç; “Yastık altında bekleyen altınlar bankalara gelince, bankalar bu altınları sektöre kredi olarak vermeye başladı. Böylece üretici daha ucuza finanse edilmeye başlandı. Bir diğer konu ise altının ekonomik piyasalarda teminat olarak kabul edilmesidir. Bugün hisse senedi piyasasında ya da bor piyasasında aracı kurumlar teminat kullanmaktadır. Şu an bankaların elinde yeterince altın bulunuyor, altın da ucuz kaynaklı olduğu için bankalarda teminat olarak kullanılabiliyor. Bunlarla birlikte diğer önemli bir proje de altın ile EFT ve havale yapılabilmesidir. Kuyumculukta genelde tahsilatlar altın olarak yapılıyor, böylece fiyat farkından etkilenilmiyor. Bu projeler üzerinde detaylı olarak çalışılmaya devam ediyor, projeler gerçekleştirildiğinde kuyumculuk sektörü çok farklı bir yere gelecek. Ayrıca devletin de, bankaların yastık altı altınları toplama projesine olan desteği de unutulmamalıdır” dedi.

Yabancı parayı altın olarak tutmak bir güç gösterisidir
Çalıştaydaki konuşmasında Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın, altını munzam karşılık olarak kabul etmesinin Türkiye’deki etkisini de değerlendiren Özcan Halaç, bu proje Merkez Bankası ile başladığında, 2012 yılında faizler yüzde 15-16 civarındaydı. Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası bankalara yüzde 30’lara kadar vermiş olduğu Türk Lirası karşılığında altın getirebilecektir. Bu da piyasaya yaklaşık 15–16 milyar dolar karşılığında Türk Lirası sürülmesi anlamına gelmektedir. Bugün bütün gelişmiş merkez bankalarına baktığımızda ABD, İtalya, Almanya gibi ülkelerin ellerinde tuttukları tüm yabancı paraların karşılığının yüzde 60–70‘i altın, bu da bir güç göstergesidir” dedi. Halaç; “Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın altın rezervi yaklaşık 500 tona yükseldi, bu rakamla dünya sıralamasında 11. ya da 12. sırada yer alıyor. Böylece Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası gücünü bu şekilde göstermeye başlıyor. Bankacılık altın sistemine alıştığında döviz işiyle de uğraşanlar banka üzerinden altınlarını değerlendirerek farkında olmadan tasarruf oranının resmileştirilmesine, ekonominin büyümesine ve altının yastık altından çıkmasına neden olacaktır” şeklinde konuştu.
İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç sektörle ilgili eğitim faaliyetlerinin artırılması ve kurumların bunu desteklemesi gerekliliğini de dile getirerek yetişmiş insan kaynağına, gelişmiş Ar–Ge’ye ihtiyaç olduğunu vurguladı.

Devamı..

Dünya Altın Konseyi Türkiye Raporu
Dünya Altın Konseyi tarafından yayımlanan "Türkiye: Altın Faaliyetinde" başlıklı raporda, Türkiye'nin günlük hayatta altın piyasasında oynadığı rolün yanında, altın tüketicilerinin hem ülke hem de dünya ekonomisine katkısı araştırıldı. Raporda, Türkiye'de altın talebinin, kültürel miras tarafından desteklenen eski bir gelenek olduğu belirtilerek, güçlü üretim kapasitesi ve azımsanamayacak derecedeki çeyrek altın piyasasıyla Türkiye'de hane halkının yaklaşık 3 bin 500 ton (yaklaşık 145,3 milyar dolar) yastık altı altın birikimi bulunduğunun öngörüldüğü aktarıldı.


Dünya Altın Konseyi Türkiye Raporu
  
Devamı..

İAR' ın ürettiği altınlar COMEX’de işlem görecek.

İstanbul Altın Rafinerisi, merkezi New York’ta bulunan Dünya’nın en büyük vadeli altın borsası olarak bilinen COMEX’in kabul edilenler listesinde yer almaya hak kazandı. Gerçek zamanlı, birinci elden işlem yapma olanağı sağlayan COMEX borsasında, İstanbul Altın Rafinerisi markalı külçe altınlar takas işlemlerinde kullanılabilecek.


Türkiye’nin resmi ilk altın rafinerisi olma özelliğini taşıyan İstanbul Altın Rafinerisi, 2011 yılında LBMA üyeliğinin ardından, üyelerine yüksek standart ve kaliteli ürün sağlamaları konusunda belli ve zor şartlar arayan COMEX’e kabul edilen ilk Türk altın rafinerisi olma özelliğini elde etti.  Ürettiği altın ve külçelerin, ağırlık ve ayarına bakılmaksızın uluslararası piyasalarda alım-satımı yapabilen bir firma konumundaki İstanbul Altın Rafinerisi, Avrupa ve Asya’daki başarılarına Amerika piyasasında da devam ediyor ve bu üyeliğiyle de başarılarını daha ileriye taşımayı hedefliyor.


2007 yılında Dubai Altın Borsası’na üye olan, Eylül 2011’de Londra Külçe Piyasalar Birliği’nin (LBMA) Dünya’daki “En İyi Altın Rafinerileri” listesine girmeyi başaran ve 4 yıldır bu listede yer almaya devam eden İstanbul Altın Rafinerisi, Türkiye’de Fortune 500 listesinde 61’inci sırada bulunmaktadır.


Türkiye’de altın piyasalarına ve altın politikalarına olumlu katkılar sağlayan firma milyar dolar üzerindeki cirosu ve 500 milyon dolar ihracatı ile Türkiye’nin önde gelen şirketlerinden olup sektörde ilkleri gerçekleştirmeye devam etmektedir.

Devamı..

SERMAYE ARTTIRIM İLAMI
30 Ekim 2020 SAYI: 10192 - Sayfa: 231

30.10.2020 Tarihli Sermaye Artırımı Ticaret Sicil Gazetesi

SERMAYE ARTIŞI
 

Devamı..

Borsa İstanbul OECD Çalıştayı’na Ev Sahipliği Yaptı
“Türkiye Altın Tedarik Zincirinde Sorumlu ve İhtilafsız Satın Alma” başlıklı Çalıştay, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) ve Borsa İstanbul işbirliğiyle 3 Nisan tarihinde İstanbul’da düzenlendi.

Çatışmalardan etkilenmiş ve yüksek risk taşıyan bölgelerden Sorumlu Maden Tedarik Zinciri için OECD Gerekli Özen Rehberi’nin uygulanmasını teşvik etmek amacıyla OECD’nin Türkiye’de düzenlediği ilk etkinlik olan Çalıştay, özellikle altın üreticileri, kuyumcular, geri dönüşümcüler, rafineriler, ithalatçı ve ihracatçıları hedefliyor. Çalıştay, Türkiye altın sektöründe bilinç düzeyini yükseltmek ve sektörün sorumlu kaynak tedariği kapasitesini geliştirmek adına önemli bir adım oldu.

Çalıştayın açılışında konuşan Borsa İstanbul Genel Müdür Yardımcısı Çetin Ali Dönmez, OECD üyesi olan Türkiye’nin hassas bir bölgede konumlandığını ve buna bağlı olarak, Borsa İstanbul’un tüm piyasalarında şeffaflık ve tarafsızlığa özel önem verdiğini söyledi. Dönmez sözlerine şöyle devam etti: “Büyük ve saygın bir boOECD-1rsa olarak, her zaman sorumluluk içinde hareket etmeye ve tüm faaliyetlerimizle ilgili hesap verebilir olmaya son derece büyük özen gösteriyoruz. Türkiye’de altın ithalatının sadece üyelerimiz tarafından yapılabildiğini ve altın ithalatının kontrolümüz altında olduğunu vurgulamak isterim. Çok iyi düzenlenmiş bir değerli madenler piyasamız olmakla birlikte, OECD ve diğer uluslararası kuruluşların yapıcı katkılarına her zaman açığız. Dolayısıyla, OECD Gerekli Özen Rehberi gibi uluslararası ilkeleri ele alan etkinliklerin, üyelerimizin piyasa yapısını ve kurumsal yönetimini geliştirebileceğini düşünüyoruz ve bu toplantının, üyelerimizin çatışmalardan etkilenmiş ve yüksek risk taşıyan bölgelerden kaynaklanabilecek risklerden kaçınma noktasında ufuklarını genişletmeye katkısı olacağını umuyoruz”.

Dönmez’in açılış konuşmasının ardından gerçekleştirilen Çalıştayın ilk oturumunda, OECD Proje Lideri Tyler Gillard, ihtilaflı bölgeler ve altın ticareti arasındaki bağlantılara ilişkin bir sunum gerçekleştirdi. Gillard, şirketlerin sorumlu maden tedarik zincirlerine dair yasal düzenlemelerin ötesine geçmeleri gerektiğini vurgulayarak “OECD Sorumlu Maden Tedarik Zincirleri için Gerekli Özen Rehberi” doğrultusunda uluslararası beklentiler ışığında düşünmeye başlamaları gerektiğini söyledi. Tyler Gillard, “Şirketler, kaynak kararlarına eleştirel bir gözle bakmalılar ki, olası çatışmaların getireceği finansman risklerini önleyebilsinler ya da hiç değilse azaltabilsinler. Bunun bir yolu da sektörler arası yenilikçi işbirliği olabilir. OECD, altın tedarik zincirinde sorumlu kaynak uygulama çabalarında Türkiye'yi ve Türk şirketlerini desteklemeyi taahhüt etmektedir” dedi.

“OECD Gerekli Özen Rehberi” uygulamasının dünyadaki tüm çatışmalardan etkilenen ve yüksek riskli bölgeler için geçerli olduğunu vurgulayan Tyler Gillard, “Türkiye gibi ülkelerin işbirliğiyle OECD ülkeleri küresel maden tedarik zincirlerinde gerekli özeni uygulamaya yardımcı olmaya devam edecektir. Türkiye ile birlikte barışçıl bir büyüme ve gelişmenin kaynağı olan altın ticaretine katkıda bulunabilir; çatışmalar, insan hakları suiistimali ve maden ticareti arasındaki bağlantıyı ortadan kaldırabiliriz” diye konuştu.

Gillard’ın konuşmasının ardından, Borsa İstanbul Altın Rafinerisi ve LBMA (The London Bullion Market Association) üyesi Türk rafinerilerinin temsilcileri, İstanbul Altın Rafinerisi Genel Müdürü Gürsel Özdemir ve Nadir Maden Rafinerisi Uluslararası Projeler Direktörü Behnar Ilgin, “Türkiye’nin Altın Tedarik Zincirinde Gerekli Özen Uygulamalarına Katkıları” konusunda birer sunum gerçekleştirdi.

İstanbul Altın Rafinerisi Genel Müdürü Gürsel Özdemir, sunumunda OECD Gerekli Özen Rehberi, LBMA Sorumlu Altın Programı ve DMCC Altın Tedarik Zinciri’nde Rafineri açısından Rehberlik’te öngörülen ilkeleri uygulamanın önemini vurgulayarak Altın Tedarik Zinciri uygulamasında bazı önemli sorunları dile getirdi ve Tedarik Zinciri Gerekli Özen Sisteminin geliştirilmesi konusunda bazı önerilerde bulunduk.

Nadir Maden Rafinerisi Uluslararası Projeler Direktörü Behnar Ilgin, Çalıştaya ilişkin olarak; “Borsa İstanbul ve OECD işbirliğiyle düzenlenen “Türkiye Altın Tedarik Zincirinde Sorumlu ve İhtilafsız Satın Alma için OECD Gerekli Özen Rehberi Çalıştayı”, üyelerimiz adına oldukça verimli oldu. Çalıştay ile bir kez daha gördük ki, Borsa İstanbul ve Türkiye’nin LBMA tarafından tanınan üç büyük rafinerisi, OECD Gerekli Özen Rehberine taraf oldular. Kuyumcular Odası gibi oluşumlarla bu şekilde işbirliği içinde çalışılması, sektörün etkinliği adına önemli. Özellikle denetçi firmalar bu tür çalıştaylara katılarak yerel düzenlemeler ve uygulamalar konusunda kendilerini geliştirebilirler” dedi.

Signet Kuyumculuk Kurumsal İlişkiler Başkan Yardımcısı David Bouffard “uluslararası müşteri taleplerinin karşılanması”, Dubai Multi Commodities İş Geliştirme Müdürü Chirag Sharma ise “piyasaya erişim” konusunda birer konuşma yaptılar.

Çalıştayın ardından, katılımcılar için Borsa İstanbul’da, İstanbul Altın Rafinerisi, Nadir Maden Rafinerisi ve Atasay Kuyumculuk sponsorluğunda öğle yemeği düzenlendi.








Devamı..

İAR, Altın Günleri ile bugüne kadar yaklaşık 13 ton altını ekonomiye kazandırdı.
İAR Satış ve Pazarlama Müdürü Özgür Anık, Ziraat Bankası, Akbank, DenizBank, Finansbank, İş Bankası, Kuveyt Türk, Bank Asya, Türkiye Finans ve Şekerbank ile çalıştıklarını hatırlatarak, bankalarda görev yapan 150 eksperleri bulunduğunu ifade etti. Anık, altın günlerinin başladığı 2011'den bugüne 1 milyar 300 milyon liraya tekabül eden yaklaşık 13 ton fiziki altını kaydileştirdiklerini belirterek, vatandaşlardan bankalara gelen altınların yüzde 80'inden fazlasını 22 ayarın oluşturduğunu, 22 ayarın da yarısının bilezik, yarısının Cumhuriyet altını olduğunu bildirdi. 24 ve diğer ayarlarda altınların da bankalarda bozdurulduğunu ifade eden Anık, altın günleri kapsamında yastık altından çıkartılan 13 ton altından 1.2 tonunun 2011'de geldiğini, 2012'inin ikinci yarısında bunun büyük bir hız kazandığını söyledi.
Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi Capital 500’ün Zirvesinde
Türk iş dünyasının en prestijli araştırması olan "Capital 500 Türkiye’nin En Büyük 500 Özel Şirketi Araştırması"nda İstanbul Altın Rafinerisi zirvede yer aldı. Özellikle son dönemde ortaya koyduğu büyüme performansı ile yıldızı parlayan İstanbul Altın Rafinerisi pek çok dev firmayı geride bırakarak Türkiye’nin istihdamını en çok artıran firması olarak iş dünyasına damgasını vurdu.

Bu yıl 16.’sı düzenlenen Türk iş dünyasının en prestijli araştırması "Capital 500 –Türkiye’nin En Büyük 500 Özel Şirketi" ödül töreni İstanbul Conrad Hotel’de gerçekleştirildi. Geceye Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın yanısıra Türk iş dünyasının en önemli isimleri katıldı. Türk Kuyumculuk ve Mücevherat Sektörü’nün lider firması İstanbul Altın Rafinerisi geçtiğimiz dönemde ortaya koyduğu performans ile ekonominin devlerini geride bırakarak "Türkiye’nin istihdamını en çok artıran şirketi" olarak Capital 500’ün zirvesinde yer aldı. Özellikle son dönemde ortaya koyduğu büyüme performansı ile iş dünyasının dikkatini çeken İstanbul Altın Rafinerisi, bu büyüme performansına paralel olarak yarattığı istihdam ile de Türkiye ekonomisinin parlayan yıldızı oldu.

İstanbul Altın Rafinerisi Genel Müdürü Ayşen Esen ödülü Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın elinden aldı. Ödül töreninde istihdam kategorisinin önemini vurgulayan Çağlayan, istihdam gibi kritik öneme sahip bir alanda gösterdikleri başarıdan dolayı İstanbul Altın Rafinerisi Genel Müdürü Ayşen Esen’i özellikle tebrik etti.

Ödül töreni sonrasında sorularımızı yanıtlayan İstanbul Altın Rafinerisi Genel Müdürü Ayşen Esen şunları söyledi; "Türk iş dünyasının en prestijli araştırması olan Capital 500 - Türkiye’nin En Büyük 500 Özel Şirketi" ödül töreninde zirvede yer almak bizim için çok büyük bir mutluluk. Türkiye’nin istihdam alanında en hızlı büyüyen şirketi olmak bizim için ayrı bir gurur vesilesi. İstanbul Altın Rafinerisi’nin kurum kültürünün merkezinde insan yer alır. İnsan kaynağı en önemli gücümüzdür. Özellikle son yıllarda ortaya koyduğumuz hızlı büyüme performansı paralelinde istihdam alanında da hızlı bir artış ivmesi ortaya çıktı. Elbette yalnızca istihdam anlamında bir büyüme performansı ortaya koymuş değiliz. Faaliyetlerimiz neticesinde ciro ve karlılık alanlarında da son derece önemli oranlarda bir büyüme yakalamış durumdayız. Böylesine önemli bir araştırmada ilk sırada yer almak bizim için çok önemli bir gurur kaynağı. Bundan sonraki yıllarda, bundan önceki yıllarda olduğu gibi, her alanda istikrarlı bir şekilde büyüyerek ülke ekonomisine değer katan ve fark yaratan firma kimliğimizi sürdürmek istiyoruz."

 

Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi’nden Dev İş Birliği
Türk Kuyumculuk ve Mücevherat sektörünün lider ve yenilikçi firması İstanbul Altın Rafinerisi yurtdışına yönelik atılımlarla da hızla büyümeye devam ediyor. Türkiye Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ ve Kırgızistan Başbakan Yardımcısı Coomart Otorbayev arasında T.C. Ekonomi Bakanlığı’nda imzalanan Türkiye Kırgızistan Karma Ekonomik İşbirliği Protokolü çerçevesinde imza altına alınan anlaşma ile İstanbul Altın Rafinerisi ve Kırgızistan’ın en büyük devlet kuruluşu olan Kırgız Altın çok geniş kapsamlı bir işbirliğinin ilk adımını atmış oldu. Anlaşma çerçevesinde İstanbul Altın Rafinerisi sahip olduğu know how ile altın madenciliğinden nihai tüketicilere ve bankacılık sistemine yönelik projelere kadar oldukça geniş bir faaliyet alanında Kırgız Altın ile ortak işbirliği gerçekleştirecek. Amaçlarının ticaret ve yatırım ortaklıkları ile kardeş Kırgızistan'ın kalkınma faaliyetlerine katkıda bulunmak olduğunu bildiren T.C. Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ imza töreninde yaptığı konuşmada şunları söyledi; “Ülkelerimiz arasındaki ticaret hacmi, maalesef kardeşlik bağlarımız kadar güçlü değildir. 2002 yılında 41 milyon dolar düzeyinde olan ticaret hacmimiz 6 kattan fazla artış göstererek, 2012 yılında 302 milyon dolar düzeyinde gerçekleşmiştir. Bu miktarı 1 milyar dolar seviyesine çıkarmanın yollarını aramalıyız. 2013 yılı Ocak-Haziran dönemi ihracatımız 2012 yılının aynı dönemine göre yüzde 46,6 artışla 171 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. İthalatımız ise yüzde 38,9 düşüşle 16,3 milyon dolar olmuştur. Kırgız Cumhuriyeti'nde üzücü olayların yaşandığı 2010 ile önceki yılı hariç tutarsak, ikili ticaretimizin 2002 yılından bu zamana sürekli artış gösterdiğini söyleyebiliriz.”

İki ülke arasındaki karşılıklı yatırımların da hızla artması gerektiğini vurgulayan Bozdağ, Türkiye ve Kırgızistan arasındaki Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşmasının günümüz koşullarına göre yenilenmesi amacıyla müzakerelerin başlamış olmasının da son derece sevindirici olduğunu ifade etti. "Türk ve Kırgız Heyetlerinin değerli üyelerinin iki gündür üzerinde itina ile çalıştıkları bu metin, önümüzdeki dönemde ikili ticari ve ekonomik ilişkilerimizin altyapısını güçlendirecek anlaşmaların imzalanması yönündeki ortak irademizi tekrar ifade etmektedir. Ülkelerimiz arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin en geniş kapsamıyla ve derinlemesine ele alındığı bu çalışmalar sırasında ticaretten enerjiye, ulaştırmadan eğitime, tarımdan sağlığa pek çok alanda işbirliği yapılması kararlaştırılmıştır. Ülkelerimiz arasındaki ticari ve ekonomik ilişkilerin kardeşlik ilişkimizi yansıtacak seviyelere ulaşması temennisi ile bu protokolün hayırlara vesile olmasını diliyorum."

İmza töreninde yaptığı konuşmada, alanında Türkiye’nin lider firması olan İstanbul Altın Rafinerisi’nin aynı zamanda dünyanın da önemli firmaları arasında yer aldığının altını çizen İAR Strateji Müdürü Erman Dönmez “İAR Türkiye’de olduğu kadar yurtdışında da başarılı çalışmalara ve işbirliklerine imza atmış bir firma. İki ülke arasında sosyal ve kültürel bağları çok güçlü olan ilişki sözkonusu. Bu ilişkinin, bugün imzaladığımız işbirliği anlaşması ile ekonomik boyutta da çok sağlıklı bir şekilde gelişeceğinden eminiz. Sahip olduğumuz dünya standartlarındaki know how ile çok başarılı çalışmalara imza atacağız. Madencilikten, rafinasyona, nihai tüketicilere yönelik ürünlerden, bankacılık sistemi ile birlikte geliştirilecek çalışmalara kadar oldukça geniş bir çerçevede faaliyetler ortaya koyacağız. Bu anlaşmanın sektörümüz ve ekonomimiz için hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

 

Devamı..

İAR, Fortune 500 - Türkiye'nin En Büyük Şirketleri Sıralamasında 61. Sırada
Fortune 500, 2012 yılı verilerine dayanarak yaptığı sıralamada; İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş., Türkiye’nin en büyük şirketleri sıralamasında bir önceki yıla göre, altmış dokuz basamak yükselerek 61. Sırada yer aldı.




 

Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi Başkanı Özcan Halaç, ekonomide ve sektörde yaşanan gelişmeleri değerlendirdi
İstanbul Altın Rafinerisi Başkanı Halaç, yastık altındaki altının ekonomiye kazandırılması için bankalara, munzam karşılığı kabul edilmiş altınların bir miktarının halktan gelen altınlardan olma zorunluluğu getirilmesini istediklerini söyledi.

İSTANBUL (AA) - Anadolu Ajansı'nın 100. Yıl Vizyonu çerçevesinde geliştirdiği AA Finans Haberleri Terminali'nin canlı toplantılar dizisi AA Finans Masası'na konuk olan İstanbul Altın Rafinerisi (İAR) Başkanı Özcan Halaç, onsu bin 600 dolardan gerileyen altın fiyatlarının keskin bir düşüş yaptığını, ancak piyasalardaki genel kanının fiyatların bin 150 dolara kadar gerileyeceği yönünde olduğunu söyledi.
Türk halkının altını yatırım aracı olarak sevdiğini aktaran Halaç, yastık altında 5 bin ton civarında altın olduğunun tahmin edildiğini, yapılan araştırmalara bakarak bu rakamın gerçeğe yakın olduğunu söyleyebileceğini ifade etti.
Altın almanın Türk halkınında bir aidiyet oluşturduğunu vurgulayan Halaç, bundan dolayı Türkiye'de 40 bin civarında kuyumcu olduğunu, başka hiç bir ülkede bu kadar kuyumcu bulunmadığına dikkati çekti.
Vatandaşın altın almasındaki sebeplerden birinin kendisini enflasyona karşı koruma isteği olduğunu anlatan Halaç, vaktinde bankalarla sıkıntı yaşayan halkın buraya para koymak istemediğini söyledi.
20 tona yakın yastık altından çıkan altın olduğunu kaydeden Halaç, sözlerine şöyle devam etti:

"Ondan başka 350 ton civarında yastık altına girecek altın bankalar tarafından satıldığı için ekonominin içinde kaldı. Merkez Bankamızın altın rezervi 110 tondu, şimdi 440 ton civarında. Son 2 sene içinde 330 ton altın, yani parasal değeri yaklaşık 25 milyar lira civarında olan bir para, Merkez Bankası rezervlerine girdi. Ama bu yeterli değil. Bu konuda halkın bilinçlenmesi lazım, bankalara güvenmesi lazım. Örneğin yastık altında 1 kilogram altının var. 10 sene sonra bu 1001 gram olmayacak. Ama bankaya koyduğun zaman bunu zamanla bin 20, bin 40, bin 100 gramlara ulaşacak. Altın bazında çoğalacak. İnsanları bu konuda bilgilendirmemiz lazım.
Bugün 5 bin tonun parasal değeri yaklaşık 400 milyar lira civarında. Yani 400 milyar lira bir şekilde ekonomiden çekilmiş, yastık altına gitmiş. O rakam ekonominin içinde kalsaydı kim bilir neler yapılırdı. En büyük etkilerinden biri de faizlerin düşmesi. Çünkü piyasada likidite bollaşacağı için faizleri düşürecek. Merkez Bankası bu konuda çok önemli adımlar attı. Bunun sonucunda bankalar bu işe sıcak baktı. Merkez Bankası da altını munzam karşılığı olarak kabul etmeye başladı. Biz Merkez Bankamızla övünüyoruz, ama dışarda güçlü görünmesi için Merkez'in elinde bir Türk Lirası olması var, bir de altın olması var. Bir merkez bankasının elinde altın varsa yurt dışındaki itibarı ve gücü kuvvetli oluyor."

-"Altın sermaye piyasalarında teminat olarak kabul edilmeye başlandı"

İAR Başkanı Halaç, yastık altında olduğu tahmin edilen 5 bin ton altının yastık altına girmesinin 2-3 senede olmadığı için buradan çıkmasının da 2-3 sene içerisinde olamayacağını söyledi.

Altının sermaye piyasalarında teminat olarak kabul edilmeye başlandığını belirten Halaç, "Yani repo piyasasında, hisse senedi piyasasında teminat için para ya da bir şey koymayacaklar. Çünkü bu maliyetli. Bunun yerine altın konulabilecek. Altının en büyük avantajı şu anda maliyetinin düşük olması. Bu çok önemli bir etki yapacak" dedi.

Altının elektronik transferinin önünün açıldığını aktaran Halaç, bu ilk aşamada munzam karşılıklar için kullanılacak olsa da ilerleyen aşamalarda Diyarbakır'daki A bankasından, İzmir'deki C bankasına altının havale edilebileceğini söyledi.
Merkez Bankası'nın munzam karşılık olarak altını kabul ederek bankalara güzel bir fırsat tanıdığını vurgulayan Halaç, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Sayın Babacan ile Sayın Başçı'ya da söyledim. Eğer yastık altındaki altının ekonomiye kazandırılmasını istiyorsak, munzam karşılığı kabul edilmiş, kabul edilecek altınların belli bir miktarının halktan gelen altınlardan olma zorunluluğu getirilmesini istedik. Örneğin bir banka, Merkez Bankası'na 100 kilogram altınını munzam verecek, Merkez eğer, 'Bu 100 kilogramın 50 kilogramını halktan toplaman gerekir' derse, bu sefer o banka yastık altındaki altını çıkarmak için uğraşacak. Bizim burada bankalara ihtiyacımız var. Bankalardan başka hiç bir yer mevduat kabul edemez. Biz de bu altının mevduat olarak çıkmasını istediğimiz için bankaya gelmesi lazım. Burada bankaların mecburen kullanılması gerekiyor.
Biz dolar ya da avro aldığımız zaman Amerika'yı ya da Avrupa'yı finanse ediyoruz bedavaya. Altının hiç değilse ulusu yok, ulusu olmayan bir para birimi. Kimseyi finanse etmiyoruz. Bu durumda vatandaşın geliri artacak. Bu durumda bankanın elindeki mevduat oranı artacak. Altını swap yaparak nakite çevirebilecek. Munzam karşılığı zaten Merkez Bankası'nda kullanacak. Merkez de rezervlerini artıracak ve çok daha güçlü bir altın stoğu ile dünyada sayılı merkez bankalarından biri olacak. Yastık altındaki altının biraz daha çıkması lazım. Biraz daha bankaların bu işe eğilmesi lazım. Dediğim gibi 400 milyar lira ekonomiden kaçmış. Ne kadarını çekersek o kadarı kardır."

"Altın"daki kemik kırıldı...

İSTANBUL (AA) - İstanbul Altın Rafinerisi (İAR) Başkanı Özcan Halaç, "Artık altındaki kemik kırıldı, tedavisi uzun sürecek. Ama altın her zaman güvenli liman olma özelliğini koruyacaktır" dedi.

Anadolu Ajansı'nın 100. Yıl Vizyonu çerçevesinde geliştirdiği AA Finans Haberleri Terminali'nin canlı toplantılar dizisi AA Finans Masası'na konuk olan Halaç, Türkiye'nin altın madenciliği konusunda son zamanlarda çok geliştiğini belirterek, altın madenciliğinin ölümlere neden olduğu gerekçesiyle bir süre engellendiğini, ancak 15 yıldan bu yana çalışan altın madeninin ölüme neden olmadığının görüldüğünü kaydetti.
Türkiye'nin yaklaşık 150 ton altın ithal ettiğini ve bunun 6-7 milyar dolar ettiğini ifade eden Halaç, şunları söyledi:

"Türkiye'de geçen sene 29,5 ton altın çıkarıldı. Bu zamanında çıkarılıp, altın madenciliği zamanında teşvik edilseydi, dış ticaret açığımız bu kadar olmazdı. Özellikle hükümetin işin arkasında durmasıyla altın madenciliği işlemeye başladık. Şu anda 5 tane altın madeni, 3 binden fazla istihdam var. Bazı sıkıntılar da var. İzin almada yaşanan sıkıntılar var. Maden sahalarının ihalesi durdurulmuş durumdadır. Bu nedenle madencilik firmalarının sıkıntıları var. Türkiye'deki altın madenciliğinin geliştirilmesi lazım. Altının ons çıkarma maliyeti 400-500 dolar civarındadır. Yurt dışında 950 dolar civarında görülüyor."
Halaç, altının maliyetinin yükselmesinin ardından basit madencilik denilen ufak tefek madenciler oluştuğunu anlatarak, "Türkiye'de tespit edilmiş 700 ton civarında altın rezervimiz var. Tahmini ise 5-6 bin ton civarında deniliyor. Altın çıkartma işi çok masraflı. Türk yatırımcıları fazla cesaret edemediği için bu yatırımlar genelde yabancılar tarafından yapılıyor" diye konuştu.
- "Altın güvenli liman olma özelliğini koruyacaktır"

Altının güvenli liman özelliğini yitirip yitirmediğine ilişkin soru üzerine Halaç, altın fiyatının çıkmasının sebebinin direkt olarak para basılması olmadığını belirterek, şunları anlattı:

"Para basılmasının enflasyon yaratacağı korkusu altını çıkardı. Merkez bankaları da altın aldı. Onun arkasında bir sürü yatırımcı da altın aldı. Fonlar da riske girerek altın aldı ve dengeler bozuldu. İlk düşüşte Güney Kıbrıs 'belki altın satabilirim' dedi. Bu AB'deki merkez bankaları için negatif psikolojik etkiydi. Fed'in açıklaması da bunda etkili oldu. Bana sorarsanız artık altındaki kemik kırıldı, tedavisi uzun sürecek. Ama altın her zaman güvenli liman olma özelliğini koruyacaktır."
Halaç, bir soru üze üzerine "Bütün dünya madencilikten, yerin altındaki o parayı, metali çıkarmaktan köşeyi dönerken biz protestolarla, bürokratik engellemeler veya düzenlemelerle hala madenciliğimizi genişletemiyoruz. Tüm dünyada maden aramaya 11,5 milyar dolar civarında para harcanıyor, Türkiye'de bu rakam 60-80 milyon dolar civarında. Çok düşük bir rakam, geliştirilmesi lazım” yorumunu yaptı. Afrika’da altın bulmak kolay olsa da oturmuş düzenli bir demokrasi bulunmaması sebebiyle büyük yabancı firmaların buraya gitmek istemediğini dile getiren Halaç, "Türkiye bu konuda biçilmiş bir kaftan. Ama Türkiye'de de bürokratik engellerin kaldırılması, bu ihalelerin tekrar başlaması, madenciliği sıkıntıya sokan izinlerin verilmeye başlanması lazım. Yoksa Türkiye'de de madencilik sıkıntıya girer. Şu an çalışan madenler de kendilerini geliştiremiyor. Bürokrasinin bu konuya biraz daha hassasiyet göstermesi lazım” diye konuştu.
Halaç, Darphane'nin greve gitmesinin altın fiyatlarına muhtemel etkisine ilişkin bir soruya da "Fiyatın düşmesiyle altına talep olunca insanların ilk yatırım yapacağı altın olarak ziynet akla geliyor. Darphane'nin bu yoğun ortamda greve gitmesi biraz sıkıntı. Şu an zaten greve gitmediği halde Darphane'nin üretimini zamanında yapamamasından dolayı fiyatlarda bir şişkinlik var. Ama önümüzdeki Ramazan döneminde düğün faaliyetleri azalacağı için bu takı mevsimi biraz dondurulucak. O dönemde yoğun hissedileceğini sanmıyorum grevin. Ama Ramazan sonuna kadar çözülmez ise Ramazan sonra düğün faaliyetleri yoğun bir şekilde devam edeceğinden yeni altında ufak bir sıkıntı olabilir. Ama önceki senelerde basılan altınları bulmakta bir sıkıntı olmayacak" yanıtını verdi.
- "Banka altını satın almıyor, onun görevi altını mevduat kabul etmek..."

İAR olarak gram altınları yatırım altını piyasasına girmek için ürettiklerini ancak daha sonra gelişen uygulamalarla gram altını bankacılık aracı yapmaya karar verdiklerini ve onun üzerine çalıştıklarını anlatan Halaç, "Gram altın uluslararası geçerli bir altın. İAR'ın ürettiği altınlar dünyanın her tarafında geçerli. Kontrole tabi değil. Bütün bankalarada, borsalarda, takasbanklarda rahatlıkla geçerli. Türkiye için gurur kaynağı" dedi.
Ziynet altının ağırlık standardının bulunmaması, seri numarası ve paketli olmamasının bankacılık faaliyetlerinde kullanılmasına engel teşkil ettiğini belirten Halaç, şöyle devam etti:

"Türkiye'de sırf ziynet altın satarak evine ekmek götüren bir sürü kuyumcu var. Ziynet altını satma yetkisini bankalara vermek kuyumcuların itiraz noktası... Külçe altın bir tarafa, Darphane'nin ürettiği ziynet altın bir tarafa... Bankacılara sorduğunuz zaman çoğunun söylediği 'Biz bunu yapmayız, yapamayız...' Çünkü buna ağırlık standartı lazım, paket lazım. Bu tarz sıkıntılar olduğu sürece bankaların bunu yapacağını sanmıyorum.
Kuyumcular, konunun maksadını anlamamış kişiler tarafından yanlış yönlendirildi. Bundan dolayı bir gerginlik oldu. Vatandaş altın satacaksa zaten kuyumcuya gider. Banka altını satın almıyor, onun görevi altını mevduat kabul etmek... Niye mevduat kabul etmek? Yastık altından çıksın ekonomiye girsin... Bankanın işi altın alıp satmak değil. Hal böyle iken bazı kişiler kötü niyetli olarak kuyumcuları yanlış yere yönlendirmeye çalıştı 'Bankalar ekmeğimizi elimizden alacak' diye... Bankanın senin ekmeğinle ne alakası var. Sen altın kredisini yüzde 10 faizle alırken, bankalar bu işin içine girdi diye faiz oranı yüzde 4'e düştü. 3 tane banka altın işi yaparken şimdi 13 tane banka altın işi yapıyor. İstediğinden al istediğin rekabete koştur. Birkaç kişi insanları kasıtlı olarak ters yöne yönlendirdi. Ama amaçlarına ulaşamadılar. Kuyumcular da bilinçlendi."
- "Gram altın, satarken ez az zarar edeceğiniz altın"

Düğün sezonunun da gelmesiyle gram altına talebin arttığını belirten Halaç, "Artık gram altını alan insan, bu altını direkt bankaya götürdüğünde mevduat olarak kabul edileceğini biliyor. Gram altının getirisi olmaya başladı yani. Bugün gram altını bankaya götürüyorsun, banka sana getiri veriyor. Bu, ziynet altında yok. Ayrıca gram altın en ucuz işçilikle alabileceğiniz altın durumunda, satarken en az zarar edeceğiniz altın. O nedenle gram altın çok kazançlı bir yatırım türü" değerlendirmesinde bulundu.
Küresel piyasalarda işlem gören altının ons fiyatındaki fiyat hareketlerine ilişkin görüşlerini aktaran Halaç, şunları kaydetti:

"Fed'in parayı kısması durumunda paranın maliyeti artacak. Faizler yükselecek. Her ne kadar altına güvenli liman desek de bazı insanlar tarafından riskli yatırım olarak da görülebiliyor. Bu sebeple paralar buradan çekilip faize kayabilir. Fed'in para basmayı kesmesi krizin bittiği anlamına gelmiyor. Krizin bitmesinin en büyük göstergesi krizden önceki istihdam rakamının yakalanmasıdır."
Devamı..

4. Altın Zirvesi, İAR'nin Sponsorluğunda Çırağan Sarayı’nda Gerçekleştirildi.
"Türkiye’nin dinamo sektörleri arasında yer alan altın, takı ve mücevherat sektörünün artık geleneksel hale gelen ve en önemli etkinliği olan Uluslararası İstanbul Altın Zirvesi 20 Haziran 2013 Perşembe günü İstanbul Çırağan Sarayı’nda başta Başbakan Yardımcısı Sayın Ali Babacan olmak üzere SPK Başkanı Vahdettin Ertaş, Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Dr. İbrahim Turhan ve diğer konukların katılımıyla 4. kez gerçekleşti. Sektörün Türk Ekonomisine katkılarının yanı sıra 2023 hedeflerinin, projelerinin ve sorunlarının ele alındığı zirvede ünlü uluslararası yatırım danışmanı ve fon yöneticisi Marc Faber de bir konuşma yaptı. İstanbul Altın Rafinerisi’nin ev sahipliğinde gerçekleşen Zirvenin sponsorları Borsa İstanbul, Loomis, Noor CM Menkul Değerler, UBM/Rotaforte, Altın Madencileri Derneği, Kuyaş, Türk Hava Yolları’nın yanısıra birçok kurum da Zirveye destek verdi."
Devamı..

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, 4. Uluslararası İstanbul Altın Zirvesi’ne Katıldı
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, “ÖTV’nin önemli bir engel olduğunun farkındayız. Ancak içerideki lüks tüketim üzerindeki vergi ile işin borsacılık boyutunu nasıl bir arada düşünebiliriz? ÖTV’yi nasıl engel olmaktan çıkarabiliriz? Bu bizim için önemli bir ev ödevidir” dedi.
Babacan, 4. Uluslararası İstanbul Altın Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, altının maden safhasından, işlenme, ihraç etme ve finans piyasası aracı olmasına kadar her açıdan önemli olduğunu belirterek, madenden altın üretim rakamlarına, Türkiye’deki mücevherat ürünleri rakamlarına, katma değere ve ihracata yani hangi açıdan bakılırsa bakılsın bu alanda başarılı olunduğunu kaydetti.
Sektörde gelinen noktanın gurur verici olduğunu ifade eden Babacan, “Altına ve mücevheratı kattığımızda İstanbul, bu konuda dünyanın en eski tarihe sahip olan şehirlerden birisi. Kapalıçarşı kültürüne baktığımızda aslında İstanbul’un nasıl da Türkiye’nin sınırlarını aşan yoğun bir faaliyetin merkezi haline geldiğini görüyoruz. Altın ve mücevherat pazarına baktığımızda Türkiye, bu işin en büyük 5 pazarından biridir” diye konuştu.
“(Altın) görmediğimiz rakamlar olduğunun farkındayız”

Babacan, istihdam açısından bakıldığında sektörün 250 bin çalışanı ve 35 bin perakende satış noktası bulunduğunu anlatarak, sektörün 2012 yılında 2,5 milyar dolara ulaşan ihracatı olduğunu dile getirdi.
Bu yılın nisan ayı itibariyle 976 milyonluk ihracat rakamının görüldüğünü belirten Babacan, “Bu tabii bizim gümrüklere bildirilen rakamlar üzerinden gördüğümüz kadarıdır. Ama görmediğimiz rakamlar olduğunun da az çok farkındayız. Kayıtlı olan bu rakam dahi gerçekten önemli” diye konuştu.
Babacan, Türkiye’de altının madenden üretimini önemsediklerini ve bu rakamın hızla arttığını ifade ederek, şöyle devam etti:

“Burada sorunların, sıkıntıların olduğunu biliyoruz. Bürokratik problemlerin farkındayız, fakat bu üretimin bizim ekonomik yapımız açısından son derece önemli olduğunu vurgulamak istiyorum. Petrol, doğalgaz ve tasarruf oranlarımızın düşük olması sebebiyle cari açığımız yüksek. Ama altın üretimi cari açığı azaltacak çok önemli bir alan. Bu sektörün önünü açmamız, altın madenciliğini geliştirmemiz bizim için stratejik bir öncelik.”
Üretilen katma değere bakıldığında sektörün ekonomik büyümeye de katkı verdiğini anlatan Babacan, “Markalaşma ve tasarım üzerine eğilmemiz gereken alanlardır” dedi.

Babacan, yapılanın sadece taşeronluk, fasonculuk olursa fazla katma değerin oluşamadığına dikkati çekerek, yurt dışında Türk markaları bu konuda gelişirse daha fazla katma değer üretileceğini kaydetti.
“Kayıt dışılık gibi eski alışkanlıklar terk edilmeli”

Babacan, tasarım konusunda son yıllarda güzel gelişmelerin olduğunu belirterek, “Türkiye’de ‘biz buradayız, daha iyisini yapıyoruz’ diyen çok kuruluşumuz var” diye konuştu.

Bu sektörde kurumlaşmanın önemli olduğunu ifade eden Babacan, şunları aktardı:

“Kayıt içine geçmek bu işin önemli bir perspektifidir. Kurumsallaşmadığımız zaman küçük kalıyoruz. Tabiri caizse, elin adamına kolay emanet edilebilecek şekle getiriyoruz. Artık eski usulleri kayıt dışılığı terk edip, kayıt içinde, resmiye geçerek, şirketlerimizi kuruluşlarımızı kurum olarak güçlendirmek sektördeki herkesin nihai hedefi olmalıdır.”
“İstanbul’u değerli taşta alışveriş merkezi olması önemli”

Babacan, 1995 yılında İstanbul Altın Borsası’nın (İAB) faaliyete geçtiğini anımsatarak, “İAB’ı, Borsa İstanbul ile bir araya getirdik. Yine İzmir’deki Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası’nı Borsa İstanbul çatısı altında birleştirdik. 2012 yılında borsaya baktığımızda 15,5 milyar dolarlık bir işlem hacmi var. Bu yılın ilk 5 ayında borsada işlem gören altın rakamlarına baktığımızda 9,4 milyar dolara ulaşmış durumdadır” ifadelerini kullandı.
Altın borsasının gelişmesinin önündeki engellerin kalkmasının önemli olduğunu vurgulayan Babacan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Özellikle kıymetli taş, pırlanta, elmas gibi ürünlerde ÖTV var. Bir yandan Borsa İstanbul’un uluslararası bir kurum olmasını sağlamamız, diğer yandan da ÖTV’yi düşündüğümüzde durum zor. ÖTV’nin önemli bir engel olduğunun farkındayız. Ancak içerideki lüks tüketim üzerindeki vergi ile işin borsacılık boyutunu nasıl bir arada düşünebiliriz? ÖTV’yi nasıl engel olmaktan çıkarabiliriz? Bu bizim için önemli bir ev ödevidir. Bunu da mutlaka çalışmamız gerekiyor. Değerli taşta da İstanbul’un uluslararası alışveriş merkezi olmasını sağlamamız önemli.”(AA)
Devamı..

Borsa İstanbul Başkanı Turhan: Kıymetli Taşlar Operasyon Merkezi Kuyumcukent'e Taşınacak
Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Turhan, Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Kıymetli Taşlar Piyasası'nın operasyon merkezi ve saklama merkezini Kuyumcukent'te yeni hizmet binasına taşıma noktasında harekete geçtiklerini, bir sonraki aşamada 800 metrekarelik hacme kadar kasa dairesi planladıklarını açıkladı Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Turhan, Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Kıymetli Taşlar Piyasası'nın operasyon merkezi ve saklama merkezini Kuyumcukent'te yeni hizmet binasına taşıma noktasında harekete geçtiklerini, bir sonraki aşamada 800 metrekarelik hacme kadar kasa dairesi planladıklarını açıkladı.

Turhan, İstanbul'da düzenlenen "4. Uluslararası İstanbul Altın Zirvesi"nde yaptığı konuşmada, İstanbul Altın Borsası (İAB) ve Borsa İstanbul'un birleştirildiğini, bu entegrasyonun, Türkiye'de sermaye piyasaları çerçevesinde alınıp satılan her türlü finansal sözleşmenin, tek bir erişim noktasında aynı işlem kurallarına tabii tutulamasını ve piyasalar arası çapraz teminat yönetimini mümkün kılacak şekilde hem emir öncesi, hem de emir sonrası süreçlerin aksamasız bir şekilde yürütülmesini içerdiğini söyledi. Borsa İstanbul'un altın işlemlerine yönelik hedeflerinden de bahseden Turhan, şunları söyledi:

-"600 BİN TON ALTININ SAKLANMASINA ALT YAPI OLUŞTURACAK"-

"Yeni ismiyle Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Kıymetli Taşlar Piyasası'nın operasyon merkezi ve saklama merkezini, Takasbank ile birlikte KUYAŞ tarafından yapılan ve hizmete sokulan Kuyumcukent'te yeni hizmet binasına taşıma noktasında harekete geçtik. Kendilerini davet ettik, görüştük, pazarlıklar devam ediyor. Onlar bizden para istiyor, biz onlardan istiyoruz. İnşallah anlaşacağız. Bir sonraki aşamada üzerinde anlaştığımız plan çerçevesinde 800 metrekarelik hacme kadar genişleyebilecek kasa dairesi. Bu, nereden baksanız bin 600 ton altının rahatlıkla saklanmasına alt yapı oluşturacak."

-İSTANBUL FİZİKİ ALTIN SAKLAMA MERKEZİ OLACAK-

Turhan, bunun sadece Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Kıymetli Taşlar Piyasası'ndaki alınıp satılan altının, fiziki olarak saklanmasından bahsetmediğinin altını çizerek, "Bu, ilerde TCMB uluslararası rezervlerinin bir kısmının Türkiye'ye getirilmesiyle, bankacılık sistemimizin rezervlerinin bir kısmının Türkiye'ye getirilmesiyle, İstanbul'u fiziki saklama noktasında, bu bölgenin önemli merkezi olması bakımından önemli adım olacak" diye konuştu.
Konuşmasında ABD Merkez Bankası (FED) Başkanı Ben Bernanke'nin yaptığı açıklamaya da değinen Turhan, FED'in bu açıklaması ile dünyanın yeni bir döneme girdiği yorumunu yaptı. Turhan, "FED, her ay piyasalara sağlamakta olduğu 85 milyar dolarlık likiditeyi azaltabileceğini ve 2014'ün içinde buna tamamen son verebileceğini duyurdu. Tabii bunun bütün finansal fiyatlamalarda etkisi olacak. O nedenle iktisadi faaliyeti de etkileyebilecek bir yeni durum. Bu durum bekleniyordu, artık daha net tabloyla karşı karşıyayız. Burada belirleyici olan ABD başta olmak üzere küresel faaliyetin seyri olacaktır" dedi.
-FED'İN AÇIKLAMALARI-

Turhan, FED'in açıklamaları ile birlikte dünyadaki tabloya genel olarak bakıldığında, Çin, Japonya ve AB'de yaşanan gelişmelerin, Fed'in hamlesini destekler mahiyette olmadığına işarete etti. Turhan, kendisinin ise işlerin tekrar kötüleşebileceği ihtimalinin de gözönünde bulundurulmasını istedi.
Devamı..

Faber'den 'yatırımı çeşitlendirin' önerisi
Faber'den 'yatırımı çeşitlendirin' önerisi

Yatırım uzmanı Faber, yatırımcılara yatırımlarını çeşitlendirme önerisinde bulunarak, "Portföyünüzde yüzde 25 hisse senedi, yüzde 25 gayrimenkul, yüzde 25 nakit ve tahvil, yüzde 25 de altın bulundurun" dedi.

İSTANBUL, AA Uluslararası finans ve yatırım uzmanı, "Dr.Kıyamet" olarak da tanınan Marc Faber, yatırımcılara 'Yatırımları çeşitlendirin. Yüzde 25 hisse senedi, yüzde 25 gayrimenkul, yüzde 25 nakit ve tahvil, yüzde 25 altında bulundurun" tavsiyesinde bulundu.4. Uluslararası İstanbul Altın Zirvesi’nde konuşan Faber, önümüzdeki dönemde finansal sistemik risklerin artabileceğine dikkati çekerek, 'Yatırımları çeşitlendirin. Yüzde 25 hisse senedi, yüzde 25 gayrimenkul yüzde 25 nakit ve tahvil, yüzde 25 altında bulundurun. Batı dünyası gibi bir ekonomik sistemde ekonomilerinin hedefi bazı riskleri azaltmak ise, tüm bu bastırılan risklerin toplamı bir gün muazzam bir sistemik risk artışı olarak tekrar gelecektir. Problem bu. Tüm finans sisteminin bir gün çökmesi riski... O yüzden elimde fiziksel altın tutmayı tercih ederim" ifadelerini kullandı.

ABD'nin parasal genişleme ve tahvil alım programlarını sert şekilde eleştiren Faber, şunları kaydetti: "Sık sık uzun vadeli yapısal ekonomik problemleri kısa vadeli yamalarla telafi etmeye çalıştılar. Aslında ben bunun balonlar yarattığını biliyorum. Balon üretilmesi arzu edilmeyen bir dunundur. Ekonomik ve sosyal sistem üzerinde çok olumsuz sonuçları vardır. Özellikle ABD'de para politikaları birçok hedeflenmeyen sonuçlara da yol açmıştır. Dolar banknotları yağdırmak ve kağıt para miktarını artırmak tüm fiyatlar yükseltmiyor, tüm varlıkları artırmıyor. Ekonominin tüm sektörlerinde eş zamanlı ve aynı şekilde bir artış sağlamıyor. Para politikaları ve mali politikalar iş döngüsünü düzeltmeye çalışırken finansal istikrar sağlamaya çalışırken aslında finansal istikrarsızlık oluşmasına neden oldu. İstenilenin tam tersi oldu.

Negatif faizin ekonomik literatüre yalan zamanda girdiğini belirten Faber, 'Yani bir mevduat yatırıyorsunuz. 100 bin dolar yatırdınız ve bir yıl sonra 95 bin geri alıyorsunuz. Negatif faiz oranı bu demek. Uygulanabilir mi? Teknik olarak uygulanması zor. Negatif faiz oranı uygulamak yerine, reel şartlarda, yani enflasyona göre uyarlanmış, yani ABD Merkez Bankası oranı sıfır olur, yaşam giderlerine, haneye bağlı bir sistem geliştirilebilir. Negatif faiz oranlan öyle sonuçlar getirecek ki insanlar paralarını alıp hisse senedi, gayrimenkul, tahvil, sanat eserleri ya da kıymetli madenler olabilir bunlardan birine yatıracak" diye konuştu.
Fed'in açıklamalarının ABD için parasal genişlemede bir son olmadığını belirten Faber, "Fed kademeli olarak varlık satın alımlarını azaltacaklarını açıkladı. Ama ardından, 'beni yanlış anlamayın, ekonomi eğer bizim tahmin ettiğimiz şekilde performans gösterirse bu olur' dedi. Bu 1,2,3. parasal genişleme olmayacak, 99. parasal genişlemeyi de göreceksiniz. Sistem de çökecek. Çünkü şu an ile çöküş zamanı arasında birçok kar elde edilebilir" ifadelerini kullandı. Batı ekonomilerinde problemlerin adeta bir "kanser" halini aldığını ve hızla yayıldığını dile getiren Faber, "İnsanlar artık çalışarak değil, oy kullanarak para kazanıyorlar.

Bu da git gide daha fazla harcamayı beraberinde getiriyor. Kimsenin de bunu karşılamaya gücü yok. Bu durum daha da kötü olacak çünkü yaşlanan nüfusun oranı da artıyor" dedi.
ABD'nin mali politikalarını eleştiren Faber, varlık alımları ile tüketim kültürünün teşvik edildiğini, buna rağmen asıl ekonomik büyümenin ancak sermaye, eğitim, altyapı ve araştırma geliştirme harcamaları ile mümkün olabileceğini vurguladı. Faber, "ABD tüketiyor ama birilerinin ABD için üretim yapması gerekiyor. Bu da para basma konusunda başka bir sıkıntı. Yukardan Merkez Bankası para atmaya başladığı zaman, açık kapı ve pencerelerden bu para Çin'e akıyor. Çin ekonomisini canlandırıyor. Çin ekonomisi birden hızla yıllık yüzde 10'un üstünde büyümeye başlıyor. ABD tüketiyor, Çin üretiyor durumuna geldik" diye konuştu. Çin ekonomisinin büyüme rakamlarının hükümet tarafından doğru yansıtılmadığın iddia eden Faber, şöyle devam etti:

"Çin ekonomisi şu zamana kadar büyüme sergiliyordu. Büyüme azami yüzde 4'tü. Çin hükümetinin yıllık 7, 8 demesi doğru değil. Bütün hükümetler zaten yalan söylüyor. Bu örnekte bunun dünya üzerinde bir etkisi var. Eğer Çin büyümez ise, ya da sadece yüzde 4 ile büyürse hammadde talebi de zayıf olarak seyreder, Brezilya, Arjantin ve Orta Asya, Afrika ekonomileri de buna bağlı olarak zayıflarsa, satın alım yapanlar da daha az alım yapacaktır. Yani küresel ekonomide bir düşüş söz konusu olacaktır ki bunun da çok acı sonuçları olacaktır." Faber konuşmasını, "Jeopolitik konuların farkında olmamız lazım.
Çin petrolünün yüzde 95'ini Ortadoğu'dan alıyor. Nüfusu 1,3 milyar. En büyük önceliği kaynak tedariki olacaktır" diyerek tamamladı.

'Altın fiyatları yükselecek'
Halihazırda altın piyasasında hassasiyetlerin son derece "negatif seyir izlediğini vurgulayan Faber, "Altın madencilik sektörünün durumu 2008'e kıyasla daha kötü. Merkez bankalarının bilançoları eğer beş kat artmış ise benim kanaatimde altın fiyatları yükselmeye devam edecektir. Bazen hızlı bazen daha yavaş yükselecektir. Bana inanın. Eğer Çin ekonomisi bizim düşündüğümüz kadar zayıfsa... Çinliler kağıdı icat etmişlerdi, para da basacaklardır. Bastıkça Japonların yaptığı gibi parayı zayıflatacaktır. Kredi büyümesi, para bazındaki birçok ülkedeki para tabanındaki büyüme de altın fiyatlarını yükseltecektir" ifadelerini kullandı. Gelecekte, gelişmekte olan ekonomilerin merkez bankalarının ve devlet fonlarının altına olan talebinin artacağı tahmininde bulunan Faber, "Çünkü rezervlerindeki altını artırmıştır durumdalar. Ama altının çoğu su anda batılı merkez bankalarında. Batıda aktiflerin yüzde 22'si altın. ABD Doları'nın faiz oranı zaman içerisinde altın olarak birikecektir. Çin hükümeti su anda Çinlilere altın almasını teşvik ediyor. Bence batının merkez bankaları ve ABD Merkez Bankası altın satmaya çalışacaktır. Bir gün altın satarken diğer gün ellerinden almaya çalışacaktır. Ama yükselmekte olan piyasaların merkez bankaları altın alacaktır" seklinde konuştu.
Devamı..

İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç
Türk halkının altını sevdiğini belirterek, bundan önce takı amaçlı alınan altının artık tasarruf amaçlı kullanılmaya başlandığına dikkati çekti.

Altının yavaş yavaş yastık altından çıkmaya başladığını aktaran Halaç, "Altın bankacılığı geliştikçe bunun nimetlerinden kuyumcular olarak faydalanacağız" değerlendirmesini yaptı.

Devamı..

Altın Madencileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Akdur
Madencileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Akdur, Türkiye altın ticaretinde en önemli oyunculardan biri olduğunu belirterek, "2011 yılında 5 ton altına eşdeğer 424 milyon TL vergi verirken, 2012 yılında 5,6 ton karşılığı 522 milyon lirayı ülkemize vergi olarak Ödemiş bulunmaktayız" dedi.
Akdur, 4"üncü Uluslararası İstanbul Altın Zirvesi'nde, son 21 yılda altın madenciliğine yapılan yatırımların, 700 milyon dolar maden arama ve 1,8 milyar dolar tesisler olmak üzere toplamda 2,5 milyar dolar olduğunu, Türkiye'nin 75 yılda gerçekleştirdiği maden arama sondajını, Kanada'nın 1 yılda, Avustralya'nın ise 3 yılda yaptığını anlattı.
Türkiye'nin 2012'de dünyada altın aramalarına harcanan risk sermayesinin 11,5 milyar dolarından sadece 90 milyon dolarına sahip olduğunu belirten Akdur, kamuoyunda zaman zaman altın arama faaliyetlerine tepki gösterilmesine karşın, son 10 yılda ülkemizde altın madenciliğine yatırım yapan yerli ve yabancı yatırımcıların hem çok başarılı olduğunu, hem de karlı çıktığını belirtti.
Akdur, Türkiye'nin altın ticaretinde en önemli oyunculardan biri olduğunu, üretimin yüzde 20'sinin devlete doğrudan veya dolaylı bir şekilde geçtiğini, 2011 yılında 5 ton altına eşdeğer 424 milyon TL vergi verirken, 2012 yılında 5,6 ton altına denk 522 milyon liranın vergi olarak ödendiğini belirtti.

KUYAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Sait Erdal Metiner ise KUYAŞ'ı kurmalarının nedeninin Kapalıçarşı ve civarında son derece sağlıksız ve yetersiz koşullarda üretim yapan sektörü, modern, çalışanların sağlığına değer veren, ihracata dayalı üretime imkan sağlayan, gelişen teknolojilere uyumlu, verimliliği arttıran ve küresel bir oyuncu olma yolunda Türkiye'ye yakışır bir seviyeye getirmek olduğunu söyledi.
Metiner, "Başbakınımız Recep Tayyip Erdoğan'ın belediye başkanı olduğu dönemlerde gösterdiği çabalarla, Kapalıçarşı ve Eminönü civarında yetersiz koşullardaki atölyeler oradan alındı, kentin kenarında endüstriye uygun bölgede, alt yapı ve ulaşım sorunları çözülmüş ve çağın gereği olan bir komplekse, Kuyumcu Kent'e yerleşme imkanı bulmuştur. Bu vesileyle sektörümüz adına Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkürlerimi bir borç biliyorum" diye konuştu.
KUYAŞ olarak dünyanın finans sektörüne armağan ettikleri kompleksin, ulaşım ve alt yapı bakımından en iyi şekilde konumlandırıldığına dikkati çeken Metiner, "Şimdi size setörümüzün yeni bir müjdesi daha var, onu vermek istiyorum. Kuyumcu Kent ve İstanbul Vizyon Park'ı daha da ileriye taşıyacak ve kompleksimizi finans sektörünün vazgeçilmezi yapacak, heyecan verici bir gelişme daha yaşıyoruz. Borsa İstanbul Altın Saklama Merkezi ve Elmas Borsası, Kuyumcu Kent ve İstanbul Vizyon Park'ın yanına gelecek. Borsa İstanbul Altın Saklama Merkezi ve Elmas Borsası bizim adeta pırlantamız olacak" dedi.

"Türkiye'ye duyduğumuz güven sarsılmadı"

NOOR CM Genel Müdür Jihad Shannak da grup olarak Türkiye 2023 vizyonuna ve İstanbul Finans Merkezi projesine inandıklarını, yine bu doğrultuda hedeflerini saptadıklarını, bölgenin parlayan yıldızı olarak tanımlanan Türkiye'nin lider konumunun önümüzdeki günlerde daha da güçleneceğini düşündüklerini söyledi.
Shannak, "Zaman zaman piyasalarda oluşabilecek kırılganlık ve risklerin olması Türkiye'ye duyduğumuz güveni sarsmamıştır" dedi.

LOOMİS Türkiye Ülke Başkanı Sarp Tarhanacı ise, dünyada ekonomiye bir durağanlık gelmiş olsa da Türkiye'nin son yıllardaki ekonomik yükselişinin, bölgesel ve küresel gerilimlerin dışında kalmayı başaracağını belirtti.
"Hedeflenen 500 milyar dolarlık Türkiye ihracatına, sektörümüz adına paydaş olmak için gayretimiz devam ediyor"

TOBB Kuyumculuk Sanayi Meclis Başkanı İmam Altınbaş da 2009 yılında Dünya Mücevher Kongresi'nin CIBJO ile birlikte ilk kez İstanbul'da düzenlendiğini anımsatarak, şunları kaydetti:

"O toplantıya Sayın Başbakanımız katıldı. Yerli ve yabancı konuşmacıları tek tek dinledi, notlar aldı. Kendi konuşmasını da Türkiye'yi, dünya altın ve mücevher sektörünün yeni merkezi yapmak üzerine kurdu. Bu gayrette kamunun üzerine düşen her şeyi yapacağını dile getirdi. Aradan geçen 4 yılda sektör olarak büyüdük. İhracatımızı arttırmaya devam ettik. Aynı şevkle 2023 yılında hedeflenen 500 milyar dolarlık Türkiye ihracatına sektörümüz adına paydaş olmak için gayretimiz devam ediyor" ifadelerini kullandı.
Sektörün en temel girdi maddesi üzerindeki vergi baskısının çok ağır olduğuun belirten Altınbaş, "Bu da kayıtlı ticaret yapanla yapmayan arasında haksız rekabetin doğmasına neden olmaktadır. Bu konudaki en tipik örnek pırlanta. Pırlantadaki ÖTV'nin devlete hiçbir vergi katkısı olmadığı, aksine vergi kaybına yol açan uygulama olduğu görüldüğü halde, ısrarla bu uygulama sürüyor. Bu, rekabet ettiğimiz İtalya, Hong Kong ve Çin'e karşı gücümüzü zayıflatıyor. Hükümetimizin de vizyonumuza destek olacağından eminiz. ÖTV konusunda sağlayacağı adil bir düzenlemeyle, sektörümüzün daha ileri bir seviyeye daha kısa zamanda ulaşacağından kuşkumuz yoktur" diye konuştu.

-Başbakan'ın mesajı -

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan zirveye gönderdiği mesajda şunları kaydetti:
"Böylesine büyük bir organizasyonun Türkiye'de düzenlenmesi, altın ve mücevherat sektöründe bölgemizde ve dünyada söz sahibi olduğumuzun en önemli göstergesidir. Türkiye'nin 2023 vizyonu dahilinde İstanbul'un altın ve mücevharat sektöründe dünya başkenti olması hedeflerine önemli katkı sağlayan bu zirveyi düzenleyen kişi ve kurumlara teşekkür ediyorum."
Devamı..

Altın ve Mücevherat Sektörü Bankacılık Uygulamaları
Yaklaşık 4 tona yakın altın topladıklarını ve sektöre 4,8 ton kredi verdiklerini kaydeden Sun, "Topladığımız altından daha fazla kredi verdik. Bankanın bilançosuna daha az getirisi olmasına rağmen bunu yaptık ve yapmaya devam edeceğiz" ifadesini kullandı.
"Türkiye'nin önü rekabette kendine fark yaratacak sektörlerle açılabilir, bunun başında da kuyumculuk sektörü gelmekte" diyen Sun, şöyle devam etti:

"Amacımız vatandaşın altınını almak, onun üzerine kar marjı koyup tekrar geri satmak değil. Bankacılık bunlarla uğraşmaz. Biz kayıt dışında olan Türkiye servetinin, Türk bankacılık sistemine ve Türkiye ekonomisine girmesi için uğraşıyoruz. Türk bankacılık sistemi, kuyumculuk sektörünün rakibi değil. Diyalog yollarını açarak 'Türkiye'yi nasıl daha iyi kalkındırabiliriz, banka imkanları ile kuyumcu zekasını nasıl bir araya getiririz?' sorularının hep beraber düşünülmesi gerek."

- "Altın bankacılığına giriş nedenimiz, ulusal serveti kayıt altına almak"

Kuveyt Türk Katılım Bankası Genel Müdür Yardımcısı İrfan Yılmaz, banka olarak altın sektöründe değişik alternatifler sunmaya başladıklarını ifade ederek, dünyada ATM'den altın verme işini ilk olarak Kuveyt Türk'ün gerçekleştirdiğini anımsattı.
Yılmaz, altın bankacılığına giriş nedenlerinin ulusal servetin kayıt altına alınması olduğunu vurgulayarak, "Yaptığım hesaba göre Türkiye son 15 senede 2 bin ton altın biriktirmiş, bu neredeyse 100 milyar dolar üzeri bir altın varlığına denk geliyor" dedi.
Türkiye'de sadece belirli bir kesimin altın biriktirdiğine işaret eden Yılmaz, "Türkiye'nin bir sorunu var, milli serveti kayıt altında değil ama borcu kayıt altında. Türkiye'nin ulusal bilançosuna bakıldığında olduğundan daha fakir bir ülke görüntüsü sergiliyor. Bu da AB görüşmelerimizde önümüze engel oluyor. Eğer bunlar kayıt altına alınırsa, ulusal göstergeler çok daha iyi olur" değerlendirmesini yaptı.
"50 bin olan altın hesabı sahibi müşteri sayımız 250 binlere ulaştı"

Vakıflar Bankası Genel Müdür Yardımcısı Hasan Ecesoy da, yastık altında ciddi bir stok olduğunu belirterek, bunun ekonomiye Merkez Bankası kanalıyla kazandırılmasının hedeflendiğini vurguladı.
"Bankalar olarak müşterilerden gördüğümüz ilgi artıyor" diyen Ecesoy, "Altın hesaplarında müşteri sayısında hızlı bir artış var. Vakıfbank için söyleyecek olursak yatırım bankacılığı alanında ciddi düzenlemeler yaptık, 50 bin olan altın hesabı sahibi müşteri sayımız 250 binlere ulaştı. Artık düğünlerde hediye olarak fiziksel altın yerine hediye çeki şeklinde altın takılabilir" ifadelerini kullandı.
"Altın yavaş yavaş yastık altından çıkmaya başladı"

İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç ise, Türk halkının altını sevdiğini belirterek, bundan önce takı amaçlı alınan altının artık tasarruf amaçlı kullanılmaya başlandığına dikkati çekti.
Altının yavaş yavaş yastık altından çıkmaya başladığını aktaran Halaç, "Altın bankacılığı geliştikçe bunun nimetlerinden kuyumcular olarak faydalanacağız" değerlendirmesini yaptı.
Devamı..

Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu Kuyumcukent’i ziyaret etti 29 MAYIS 2013
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu Kuyumcukent’i ziyaret etti

Dünyanın en büyük entegre altın ve mücevher üretim ve pazarlama tesisi olan Kuyumcukent, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı ve TBMM Başkan Vekili Meral Akşener’in ardından Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nu ağırladı. “Kuyumcukent projesinin fikir babası” olan Eroğlu Kuyumcukent’teki esnafı da ziyaret ederek değerlendirmelerde bulundu.
Dünyanın en büyük entegre altın ve mücevher üretim ve pazarlama tesisi Kuyumcukent, yönetim değişikliği sonrasında önemli isimleri ağırlamaya devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde gerçekleşen Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı ve TBMM Başkan Vekili Meral Akşener ziyaretlerinin ardından bu kez Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu Kuyumcukent Yönetim Kurulu’nun konuğu oldu. Kuyumcukent projesinin hayata geçirilmesi aşamasında önemli çalışmaları olduğunu kaydeden Veysel Eroğlu bu projenin, Türk kuyumculuk sektörünün ilerlemesinde çok önemli bir payı olduğunu belirtti. İAR’ın tesislerini de ziyaret eden Eroğlu, İAR Yönetim Kurulu Başkanı ve Kuyumcukent Kat Malikleri Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç ve diğer konuklar ile sektör ve Kuyumcukent ile ilgili düşüncelerini paylaştı. Özellikle İstanbul Altın Rafinerisi’nin ortaya koyduğu çalışmaların ülkeye faydaları üzerinde duran Eroğlu, Özcan Halaç’ı İstanbul Altın Rafinerisi’nin gerçekleştirdiği rafinasyon başarılarından ve yaptıkları çalışmalardan dolayı tebrik ediyorum” dedi.
Gerek lokasyon ve gerek sahip olduğu altyapı itibarı ile Kuyumcukent’in kuyumculuk sektörünün çok önemli bir değeri olduğunun altını çizen Veysel Eroğlu, kısa bir süre önce gerçekleştirilen seçimlerde elde ettikleri başarıdan dolayı Av. Özcan Halaç ve yönetim kurulunu tebrik etti. Kuyumcukent’in fikir babası olarak, bu önemli tesisin arzulanan duruma gelmesi için ellerinden gelen her türlü desteği sağlamaya hazır olduklarını belirten Eroğlu, “Kuyumcukent’in makus talihini yenip çok canlı bir yer olacağına umut ediyor ve yeni yönetimin bu konuda başarılara imza atacağına inanıyorum” dedi.

KUTU….. BURADA MASADAKİ PLANLI RESİMLER KULLANILACAK

Halaç Kuyumcukent ile ilgili projelerini Eroğlu ile masaya yatırdı
İAR’ın yastık altındaki altınları ekonomiye kazandırması konusundaki çalışmalarını da takip ettiğini söyleyen Eroğlu; “Altın Türk halkı için en önemli tasarruf kaynağı. İAR’ın bu konudaki çalışmaları da takdire şayan. Artık Türk halkı İAR’ın çalışmaları sayesinde altınlarını yastık altından çıkartmakta ve çok yüksek miktarlardaki bu değerimiz ülke ekonomisine kazandırılmakta” diye konuştu.
“KUYUMCUKENT’İN FİKİR BABASI” Orman ve Su İşleri Bakanı Sayın Veysel Eroğlu, İstanbul Altın Rafinerisi ziyareti sırasında İSKİ Genel Müdürü olduğu dönemde bu arazinin Kuyumcukent olmasında ve değerlendirilmesinde ilk adımı atan ve destekleyenlerin başında gelmekten mutluluk duyduğunu belirtti.
Toplantıda söz alan İAR Yönetim Kurulu Başkanı ve Kuyumcukent Kat Malikleri Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç, Kuyumcukent’le ilgili projelerinden ve bunları gerçekleştirebilmek için hükümetten beklediklerinden bahsetti.

İAR ziyareti sonrasında Veysel Eroğlu Kuyumcukent’teki firmaları ziyaret etme ve AVM bloğunu inceleme imkanı buldu.

Veysel Eroğlu ziyareti sırasında Afyonlu hemşehrileri ile de buluştu
Veysel Eroğlu kendisi gibi Afyon’lu olan İAR Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç’ın babası, kuyumculuk sektöründe yarım yüzyıllık deneyime sahip Fazlı Halaç, İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Onkoloji Enstitüsü eski başkanlarından Prof. Dr. Nijad Bilge ve bakır sanayicisi Fehmi Denizli ile de bir araya geldi ve Fehme Denizli ile Nijad Bilge’nin Emirdağ/Afyon’da yaptıracakları okul ile ilgili bilgi aldı.
Devamı..

PTT Altın Satışına Başladı.
Tural, yaptığı açıklamada, PTT Genel Müdürlüğü ile İstanbul Altın Rafinerisi AŞ (İAR) arasında gram altın satışına yönelik geçen yıl bir sözleşme imzaladıklarını belirterek, “Bu sözleşme, gram altınları, sertifikalı bir şekilde PTT Şube ve Pttmatik'lerden satışının yapılmasını kapsıyor. 

Ankara, İstanbul, Antalya, Adana, Bursa, Diyarbakır, Eskişehir, İzmir, Kayseri, Kocaeli, Konya, Sakarya ve Trabzon'da belirlenen 14 baş müdürlük ile Ankara'da Ulus ve İstanbul'da Bakırköy'de pilot olarak seçilen 2 Pttmatik'ten “Pttaltın” satışına başladıklarını anlatan Tural, pilot uygulamada görülen eksikliklerin giderilmesinin ardından altın satışlarının ülke geneline yaygınlaştırılacağını ifade etti.

“Hedef 5 ton altın satışı”

Tural, bu yıl sonuna kadar PTT şube ve Pttmatiklerden yaklaşık 5 ton altın satmayı hedeflediklerini dile getirerek, “İnşallah seneye tekrar röportaj yaptığımızda amacımıza ulaştığını anlatırız” dedi.
PTT şubelerinden satışı sunulan “Pttaltın”ların İstanbul Altın Rafinerisi AŞ tarafından özel olarak üretildiğini ifade eden Tural, altının fiyatlarının da İAR tarafından belirlendiğini, PTT'nin özel bir fiyat belirlemesinin söz konusu olmadığını söyledi. “Burada birisinin malını pazarlıyoruz” diyen Tural, belli bir ücret karşılığında İAR'ın ürünlerinin pazarlandığını kaydetti.
Ülke genelinde satışa sunulacak Pttaltın'ın Türkiye genelindeki Pttmatik'lerde satışa sunulacağını bildiren Tural, pilot uygulamanın kendilerine yol göstereceğini, küçük şubelerden ziyade büyük merkezlerin olduğu yerlerde satışın gerçekleşeceğini anlattı.
Devamı..

Özcan HALAÇ, Kuyumcukent'in Yeni Başkanı.
Kuyumcukent'e başkan seçilmesi sonrası bir konuşma yapan Halaç; "Hepimiz bir aileyiz ve Kuyumcukent için kenetlenmeliyiz. Kuyumcukent'in lokasyon olarak ana yola araç ve yaya girişi için uygun olmaması ulaşımı zorlaştırıyor ve özellikle yayalar için sıkıntı yaratıyor. Yayalar için en pratik çözüm metronun Kuyumcukent'in daha yakınından ya da içinden geçmesini sağlamak. Kuyumcukent'te çalışan, alışverişe ya da ziyarete gelen vatandaşların kolay ve rahat ulaşımını sağlamak adına ilgili kurum ve kuruluşlarla ortak bir çalışma yapılması planlanıyor.

Ayrıca, Basın Ekspres yoluna cep ve üst geçit yapılmasını sağlayacağız. Kuyumcukent'e otobüs hatlarının arttırılması için çalışacağız. Servis uygulaması da düşünüyoruz. THY ile yapılması planlanan protokol ile havalimanında belirli bir sürenin üzerinde bekleyecek transit yolcuların Kuyumcukent'e misafir edilerek daha efektif zaman harcamaları sağlanacak. Böylece hem alışveriş imkanı hem de alternatif yeme içme imkanı sağlanarak Kuyumcukent'in tanıtımına katkı sağlanması planlanıyor" diye konuştu.
Devamı..

Akbank Genel Müdürü Hakan BİNBAŞGİL 08.01.2013 Tarihinde Kuyumcukent Fabrikamızı Ziyaret Etti.
Kuyumcukent fabrikamıza ziyaret gerçekleştirdi.

Yastıkaltı altınların ekonomiye kazandırılması amacıyla başlattığımız altın toplama faaliyetleri kapsamında, 4 ekim 2012 tarihinden beri çalıştığımız bankalardan biri olan Akbank, şirketimizin en güçlü çözüm ortaklarından biridir.

Üretim tesislerimiz, laboratuvar ve altın bankacılığı gibi fabrikaya ait tüm bölümlerin tanıtıldığı ziyarette; bölümleri Yönetim Kurulu Başkanımız Özcan HALAÇ tanıttı ve İAR faaliyetleri hakkında bilgi verdi.

Ziyarete Akbank ekibinden Genel Müdür Hakan BİNBAŞGİL, Bireysel Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Galip TÖZGE, Ticaret ve Kobi Bankacılığından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Kaan GÜR ve Akbank Aksaray Bölge Müdürü Tufan GARİPAĞAOĞLU katıldılar.
Devamı..

Merkez Bankası Başkanı Doç.Dr.Erdem BAŞÇI İAR’ı Ziyaret Etti.
İstanbul Altın Rafinerisi’ne ziyarette bulundu.

Av. Özcan Halaç’ın daveti üzerine Kuyumcukent’te bulunan İstanbul Altın Rafinerisi’ni, Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Murat Çetinkaya, bazı Yönetim Kurulu üyeleri ve Merkez Bankası eski Başkanı, şu anda Cumhurbaşkanı Başdanışmanı olan Durmuş Yılmaz ile beraber ziyaret eden Merkez Bankası Başkanı Doç. Dr. Sn. Erdem Başçı, Halaç’tan çalışmaları ile ilgili geniş bilgi aldı. Başçı; “İstanbul Altın Rafinerisi’nin yenilikçi hizmetlerinin ve çalışmalarının devamını diliyorum. Umarım başarıları daim olur” dedi. Halaç ise; “Merkez Bankası Başkanı Sayın Erdem Başçı ve değerli ekibinin rafinerimize ziyaretlerinden dolayı son derece şeref duydum. Çalışmalarımız hakkında fikir alış verişinde bulunduk. Kendilerine çok teşekkür ediyorum” diyerek görüşlerini belirtti.

Halaç, ziyaret sonunda Cumhurbaşkanı Başdanışmanlığını üstlenen Merkez Bankası Eski Başkanı Durmuş Yılmaz ve Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Sabri Orman ile de sektör üzerine görüş alışverişinde bulundu ve tavsiyeleri dinledi.

Devamı..

İAR’ın Altın Bankacılığı Projesi ile Ülkemizdeki Yastık Altındaki Altınlar Her Geçen Gün Ekonomiye Katılıyor.
2011’de bir katılım bankası ile başlayan ve şimdilerde birçok banka ile iyice ivme kazanan hurda altın toplama işi dünyada bir ilk. Altın tasarrufunun yüksek olduğu dünyadaki diğer bazı ülkelerin de şu anda incelediği ve ilgilendiği bu sistemde sürecin içindeki herkes sonuçtan memnun görünüyor.

Tasarrufların ekonomiye dahil olmasından ve Merkez Bankası’nın altın rezervlerinin artmasından devlet memnun; altınları alarak bilançolarını güçlendiren ve likidite sağlayan, bu altınları zorunlu karşılık olarak TL yerine TCMB’ ye vererek maliyetlerini düşüren bankalar memnun; vergi vs olmaksızın altınlarını bankacılık sistemine dahil eden ve altınlarını güvenli bir yere nakleden tasarruf sahipleri memnun. Bankalardaki altın hesaplara olan talep o kadar artarak ilerliyor ki 2010 sonunda bankalarda 2,5 milyar TL’lik altın varken bugün bu rakam 16 milyar TL’yi aştı. En güncel rezerv verilerine göre 8 bin ton ile ABD’nin en üstte olduğu listede 314 ton ile dünyada en çok altın rezervi olan 15.ülke konumundayız.

2012 yılbaşından eylül sonuna kadar olan 9 aylık süreçte bankaların altın performansına baktığımızda ING Bank hariç altın hesaplara kayıtsız duran banka kalmamış oluyor.

Bankalardaki 16 milyar TL’lik altının neredeyse yarısı İş Bankası, Garanti bankası ve Kuveyt Türk’te. Altınını en çok artıran bankalar ise 200 milyon TL’lik altınla Bank Asya ve 125 milyon TL’lik altın artışıyla Denizbank geliyor
Devamı..

Parlamenterler Spor Kulübü Derneği’nden HALAÇ’a Plaket.
Adem Tatlı, Afyonkarahisar Milletvekili Zekeriya ASLAN ve Bilecik Milletvekili Fahrettin YILMAZ, engelli vatandaşlar için düzenlenen projelerdeki katkılarından dolayı İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan HALAÇ’ı Kuyumcukent’te ziyaret ederek plaket verdiler.

İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan HALAÇ, engelliler için yaptıkları organizasyonlar ile sosyal sorumluluk projelerini yerine getirerek adından söz ettiriyor. Halaç’ı bu başarılı ve duyarlı projelerinden ötürü, Giresun Milletvekili Adem TATLI, Afyonkarahisar Milletvekili Zekeriya ASLAN ve Bilecik Milletvekili Fahrettin YILMAZ, TBMM ve Parlamenterler Spor Kulübü Derneği adına ziyaret etti. Halaç’ı, Kuyumcukent’te yer alan İstanbul Altın Rafinerisi fabrikasında ziyaret eden milletvekilleri, çalışmalar hakkında bilgi alarak, engelliler adına yapılan projelerden bahsetti. Halaç; “Milletvekillerimizin ziyaretlerinden dolayı onur duyuyorum. Herkesin bir engelli adayı olduğunu belirterek, imkanı olan iş adamlarımızın engelli vatandaşlarımız için sosyal sorumluluk projelerinde yer almalarını temenni ediyorum. Umarım Halaç ailesi adına yaptığımız projeler örnek olarak, engelli vatandaşlarımız için yapılacak projelerin öncüsü olur” diyerek görüşlerini belirtti. Ziyaret sonrasında HALAÇ’a plaket verildi.
Devamı..

İAR, Altın Günleri ile bugüne kadar yaklaşık 13 ton altını ekonomiye kazandırdı.
İAR Satış ve Pazarlama Müdürü Özgür Anık, Ziraat Bankası, Akbank, DenizBank, Finansbank, İş Bankası, Kuveyt Türk, Bank Asya, Türkiye Finans ve Şekerbank ile çalıştıklarını hatırlatarak, bankalarda görev yapan 150 eksperleri bulunduğunu ifade etti. Anık, altın günlerinin başladığı 2011'den bugüne 1 milyar 300 milyon liraya tekabül eden yaklaşık 13 ton fiziki altını kaydileştirdiklerini belirterek, vatandaşlardan bankalara gelen altınların yüzde 80'inden fazlasını 22 ayarın oluşturduğunu, 22 ayarın da yarısının bilezik, yarısının Cumhuriyet altını olduğunu bildirdi. 24 ve diğer ayarlarda altınların da bankalarda bozdurulduğunu ifade eden Anık, altın günleri kapsamında yastık altından çıkartılan 13 ton altından 1.2 tonunun 2011'de geldiğini, 2012'inin ikinci yarısında bunun büyük bir hız kazandığını söyledi.

Haberin tamamı için tıklayınız...
Devamı..

Rize İşitme Engelliler Okulu Protokol Töreni.
Kurucumuz Ömer Halaç’ın adını yaşatacak olan Rize İşitme Engelliler Okulu Protokol Töreni Başbakan R.Tayyip Erdoğan’ın katılımı ile gerçekleşti.

İAR Sosyal Sorumluluk Projeleri kapsamında Rize’de yapılacak olan Ömer Halaç İşitme Engelliler Okulu'nun protokol imza töreni 12 Kasım 2012’de Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’nde düzenlendi.
Törene Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Rize valisi Nurullah Çakır, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, İAR Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç ve diğer yetkililer katıldı.

Devamı..

İSTANBUL - Zeytinburnu Otistik Çocuklar Eğitim Merkezi.
Eğitim ve Uygulama Merkezi’ne otistik çocukların kullanması amacıyla etkinlik ve terapi odası hediye edildi.

Yönetim Kurulu Başkanımız Özcan Halaç otizmin engel türleri içinde farklı bir öneme sahip olduğunu söyledi. Bu alanda ailelere düşen görev kadar sivil toplum örgütlerine de önemli görevler düştüğünü kaydeden Halaç, ‘’Engelli hakları ve imkanları toplumsal bilincin arttığının göstergesidir. Biz de bu bilinçle otizmli öğrencilerin eğitimine katkı sağlamak istedik.’’ diyerek bu konuya verdiği önemi dile getirdi.
Açılışa Zeytinburnu Kaymakamı Mustafa Dündar, İl Sosyal Hizmetler Müdürü Önal İnaltekin, Zeytinburnu İlçe Milli eğitim Müdürü Yakup Hayırlıoğlu’nun yanı sıra okul müdürleri, Yönetim kurulu Başkanımız Özcan Halaç ve eşi Başak Halaç katıldı.

Devamı..

AKBANK Altın Daveti Günleri...
Siz de Akbank Altın Daveti günlerimize katılın, altınlarınız ve ziynet eşyalarınız İstanbul Altın Rafinerisi eksperlerinin değerlemesiyle hesaplansın, Akbank Altın Mevduat Hesabı’nızda güvenle ışıldasın. 
Akbank Altın Mevduat Hesabı ile altınlarım düşük ayarlı mı, işçilik maliyeti ne, çaldırırsam/kaybedersem ne yaparım, bu altının gramı düşük mü, acaba eski tarihli ise ne olacak gibi sorunlar ile uğraşmayın.

AKBANK Altın Daveti Günleri Ne Zaman???
Devamı..

"FORTUNE 500" Açıklandı.
  • İAR, Fortune 500 Türkiye 2011 Listesinde...
  • İAR, bir önceki yıla göre, %100 büyüdü.
  • İAR, En hızlı büyüyen şirketler listesinde...
Devamı..

"CAPİTAL 500" Açıklandı.
  • İAR, bir önceki yıla göre, sırası en çok yükselen 10 şirket arasında.
  • İAR, cirosunu en çok artıran şirketler listesinde...
  • İAR, ihracatını en çok artıran şirketler listesinde...
Devamı..

Altın Kabul Günleri ile Yastık Altındaki Altınlar Kazandırıyor.
Evinizde veya kasanızda muhafaza ettiğiniz ziynet altınlarınızı Altın Hesap’a yatırın, her yönden avantajlı çıkın. Çeyrek,yarım, cumhuriyet, bilezik, yüzük,kolye vb. her ayarda ziynet altınlarınızla birlikte altın kabul günlerinde şubelerimize gelin.İstanbul Altın Rafinerisi yetkililerince 24 ayar üzerinden gram değerlemesi yapılan altınlarınızı adınıza açılan Altın Hesabınıza yatıralım. Altınlarınız yastık altında kalmasın;çalınma ve kaybolma riski olmadan Bank Asya Altın Hesap’ta güvenli bir şekilde değerlensin. Bank Asya Şubeleri, İnternet Şubesi ve ATM’lerinden Altın Hesabınızdan bankamızdaki diğer tüm Altın Hesaplarına altın havalesi yapabilirsiniz.
Devamı..

LBMA (Londra Külçe Piyasası Birliği
İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş., Eylül 2011'de Londra Külçe Piyasaları Birliği'nin (LBMA) Dünyadaki En İyi Rafineriler Listesine (Good Delivery List) girmeyi başarmış ve bu sayede ürettiği külçelerin uluslararası piyasalarda alım-satımı yapılabilmektedir.
Devamı..

Devamı..

İletişim Bilgilerimiz
  • İAR Merkez Fabrika Adres

    Kuyumcukent Kompleksi 7 No lu Fabrika Yenibosna - İstanbul / TÜRKİYE

  • Telefon:

    +90 (212) 603 01 01

    Fax:

    +90 (212) 603 01 10

     

  • E-mail:

    info@iar.com.tr

  • E-Hesap Açma / Müşteri Kabulu:

    Hesap Açma / Müşteri Kabulu

  • Bizi Takip Edebilirsiniz
İletişim Formu

Sizi aramamızı istermisiniz?